Hüseyin Rahmi Gürpınar Kimdir? Hüseyin Rahmi Gürpınar Hayatı, Başarıları ve Eserleri
06 Ağustos 2021

Hüseyin Rahmi Gürpınar Kimdir? Hüseyin Rahmi Gürpınar Hayatı, Başarıları ve Eserleri

Hüseyin Rahmi Gürpınar Kimdir?

Hüseyin Rahmi Gürpınar, (d. 17 Ağustos 1864, İstanbul Ayaspaşa,  ö. 8 Mart 1944, İstanbul Heybeliada)  roman, tiyatro ve hikâye yazarı olup roman, tiyatro, hikâye, eleştiri, hatıra, mektup, şiir ve çeviri türlerinde 54 adet eser vermiştir.

Hüseyin Rahmi Gürpınar, 1864 yılında İstanbul’da doğmuştur. Babası Mehmet Sait Paşa, Plevne savunmasında Gazi Osman Paşa ile birlikte esir düşmüştür.  Bir müddet de hünkâr yaverliği görevi yapmıştır. Erzurum müstahkem mevki kumandanı iken vefat etmiştir. Annesi Ayşe Sıdıka Hanım, Safrancılar Kethüdası Hacı Ahmet Efendi’nin oğlu İbrahim Efendi’nin kızıdır. Hüseyin Rahmi Gürpınar, henüz üç yaşındayken annesini kaybetmiştir. Okula ilk defa babasının görev yaptığı Girit’te başlamıştır. Altı yaşındayken İstanbul’a dönmüştür. Anneannesi ve teyzesinin Aksaray Yakupağa Mahallesi’nde bulunan konağında yaşamaya başlamıştır. Önce Aksaray’da Yakupağa (Ağayokuşu) Mahalle Mektebi’ne başlamıştır. Daha sonra Mahmudiye Rüştiyesi’nin sıbyan ve rüştiye kısmına gönderilmiştir. Bir süre de devlet dairelerine yazman yetiştiren Mahrec-i Aklam’da eğitim görmüştür. 1878’de Mülkiye Mektebi’ne geçmiştir. Mülkiye’de ikinci sınıftayken hastalandığı için okulu bırakmak zorunda kalmıştır. Tahir Bey’den Fransızca dersleri alan Hüseyin Rahmi Gürpınar kendi kendini yetiştirmiştir. Yaşam öyküsünde, Adliye Nezareti Umur-ı Cezaiye Kalemi’nde memurluk, ikinci Ticaret Mahkemesi’nde aza mülâzımlığı ve Nafia Nezareti Tercüme Kalemi’nde yazmanlık gibi işler de yer almıştır. Biyografisinde önemli bir yere sahip olan Heybeliada’ya 1912 yılında taşınmıştır. Adada yaptırdığı köşkte yengesi Aliye Hanım, yeğeni Safter Hanım ve çocukluk arkadaşı, dostu Miralay Hulûsi Bey’le birlikte yaşamıştır. Hüseyin Rahmi Gürpınar, milletvekilliği de yapmıştır. TBMM’nin 5. ve 6. dönemlerinde Kütahya milletvekilliği yapmıştır. 7. Dönemde CHP tarafından aday gösterilmiştir, fakat kazanamamıştır.

Hüseyin Rahmi Gürpınar’ı manevi oğlu olarak nitelendiren Ahmet Mithat Efendi, Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın edebi yaşamında önemli bir yere sahip olmuştur. Ahmet Mithat Efendi’nin yanı sıra Beşir Fuad,  Müşir Vidinli Tevfik Paşa gibi isimler de Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın edebiyat hayatı için önemli isimlerdir.

Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın Gazete Çalışmaları

Hüseyin Rahmi Gürpınar, 1887 yılında Tercüman-ı Hakikat gazetesinde maaşlı yazar olarak çalışmaya başlamıştır. Burada edebi ve toplumsal meseleler hakkında yazılar yazmış, Fransızcadan tercümeler yapmıştır. Yine Tercüman-ı Hakikat gazetesinde İstiğrak-ı Seheri isimli piyesi yayınlanmıştır. 1894’ten itibaren İkdam ve Sabah gazetelerinde mütercim ve yazarlık görevlerini üstlenmiştir. Ahmet Cevdet’in çıkardığı İkdam gazetesinde: İffet (1896), Mutallaka (1898), Mürebbiye (1899), Bir Muadele-i Sevda (1899), Metres( 1899), Tesadüf (1900) ve Nimetşinas (1901) romanlarını tefrika etmiştir.

2. Meşrutiyet’in ilânının 1908 yılında Hüseyin Rahmi Gürpınar, Ahmet Rasim ile birlikte Boşboğaz İle Güllâbi isimli mizah gazetesi çıkarmıştır. Bu gazete haftada iki defa olmak üzere toplam otuz altı sayı yayınlanmıştır. Bu gazete yüzünden Hüseyin Rahmi Gürpınar mahkemeye verilmiştir. Beraat etmesine rağmen gazete kapatılmıştır. İbrahim Hilmi Bey ile birlikte çıkardığı Millet gazetesi de uzun ömürlü olmamıştır. 1925-1927 yılları arasında yayınlanan Türk Kadın Yolu adlı dergide yazarlık yapmıştır.

Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın Eserleri Nelerdir?

Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın 47 adet eseri aşağıda listelenmiştir.

         Şık

         Mürebbiye

         İffet

         Mutallaka

         Bir Muadele-i Sevda

         Metres

         Tesadüf

         Şıpsevdi

         Nimetşinas

          Gönül Ticareti

         Kaderin Cilvesi

         Cadı

         Kuyruklu Yıldız Altında Bir İzdivaç

         Gulyabani

         Hazan Bülbülü

         Hakka Sığındık

         Son Arzu

         Efsuncu Baba

         Meyhanede Hanımlar

         Ben Deli Miyim?

         Evlere Şenlik, Kaynanam Nasıl Kudurdu?

         Muhabbet Tılsımı

  • İki Hödüğün Seyahati

         Katil Buse

  • Kadın Erkekleşince

         Şeytan İşi

  • Tünelden İlk Çıkış

         Utanmaz Adam

         Eşkıya İninde

  • İstanbul’da Bir Frank

         Kesik Baş

         Gönül Bir Yel Değirmenidir Sevda Öğütür

         Melek Sanmıştım Şeytanı

         Dirilen İskelet

         Dünyanın Mihveri Kadın mı, Para mı? 

         Deli Filozof

         Namuslu Kokotlar

         Ölüler Yaşıyor Mu?

  • Namussuz Necdet
  • Fiyasko

         Kadınlar Vaizi

          Can Pazarı

         İnsan Önce Maymun Muydu?

         Cadı Çarpıyor

         Billur Kalp

Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın ilk Eseri Nedir?

Hüseyin Rahmi Gürpınar, yazı hayatına erken yaşlarda başlamıştır. Henüz on iki yaşında iken Gülbahar Hanım adlı bir piyes yazmıştır. Yazmış olduğu piyes Ankara yangınında yanmıştır.

Ceride-i Havadis gazetesinde yayınladığı eserleriyle basım hayatı başlamıştır. 1884 yılında Bir Genç Kızın Avaze-i Şikâyeti adlı öyküsü yayınlanmıştır. Bazı kaynaklar ise İstanbul’da Bir Frenk adlı öyküyü yazarın ilk öyküsü olarak kabul etmiştir. İstanbul’da Bir Frenk adlı öyküsüyle Beşir Fuad’ın ilgisini çekmiştir. Beşir Fuad, “Bu çocukta espri-komik var, dikkat edin!” sözleriyle Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın mizah kabiliyetini vurgulamıştır.

Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın ilk romanı Şık(Ayna) , 23 Nisan 1887 tarihinde “Tercüman-ı Hakikat” gazetesinde yayınlanmıştır. Bu eserini çok beğenen Ahmet Mithat Efendi, Hüseyin Rahmi Gürpınar’ı kendi gazetesi olan Tercüman-ı Hakikat ’te “veled-i manevi” olarak ilan etmiştir.

Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın Kaç Tane Eseri Vardır?

Hüseyin Rahmi Gürpınar,  54 adet eser yazmıştır.

Hüseyin Rahmi Gürpınar Romanları

Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın romanları aşağıda listelenmiştir.

  • Şık: Roman alafranga yaşama özenen saf bir gencin başından geçen gülünç olayları anlatmaktadır. Hüseyin Rahmi Gürpınar, Recaizade Mahmut Ekrem’in Araba Sevdası romanından etkilenmiştir. Tercüman-ı Hakikat gazetesinde tefrika edilmiştir. Roman kişileri:  Şöhret Bey, Madam Potiş, Baba Perdriks, Hristo, Maşuk Bey, Matmazel Adel’dir.
  • İffet: : İlk Kez 1896 yılında yayınlanmıştır. Sosyal bir romandır. Açlık ve yokluğun insan hayatında ve psikolojisinde yol açtığı tahribatı anlatmıştır. Romanın başkahramanı İffet namus timsali bir karakterdir. Karakterleri: İffet, Latif, Sabri, Fettan Raziye’dir.
  • Mutallaka: Tamamı mektup tarzında ele alınan bir romandır. Materyalist bir gencin şehir efsaneleriyle mücadelesini anlatmaktadır. Karakterler: Akile Hanım,  Mail Bey, Mail Bey’in Validesi’dir.
  • Mürebbiye: Ülkesi olan Fransa’da tutunamayan ve İstanbul’a gelen ve bir ailenin konağına mürebbiye olarak giren Anjel’in öyküsünü anlatır.
  • Bir Muâdele-i Sevdâ: : İkdam gazetesinde tefrika edilmeye başlanmıştır. 1899 yılında İkdam matbaasında kitap halin getirilmiştir. Romanın adı günümüz Türkçesi ile “Bir Sevda Denklemi” anlamına gelmektedir. Zengin bir ailenin, el üstünde tuttukları oğlu Naki’nin ağzından anlatılmaktadır. Naki’nin 3. eşi Bedia ile olan evlilikleri ve bu evlilik içinde yaşanan sorunlar anlatılmıştır.
  • Metres: : İlk olarak 1900 yılında yayınlanmıştır.  Hüseyin Rahmi Gürpınar, Müştak ve Reyhan tipleriyle dönem romanlarının işlediği Fransız metres, alafrangalık, züppelik, yanlış Batılılaşma ve eğitim öğretim eksikliğinin getirdiği üzüntü verici sonuçları mizahi bir dil kullanarak anlatmıştır.
  • Tesâdüf: : Hüseyin Rahmi Gürpınar, romanda 19. yüzyıl sonlarında bir falcının tuzağa düşürdüğü insanları anlatmıştır. Tuzağa düşen insanlar toplumun başka başka kesimlerinden seçilmiştir.
  • Nimetşinas: İlk olarak 1902 yılında basılmıştır.  Hüseyin Rahmi Gürpınar, romanda kendi tanık olduğu gerçek bir olayı anlatmıştır. Bir aşk üçgenini konu alan roman, evlatlık olarak konakta çalışan Neriman, evin efendisi ve hanımının hikâyesidir.
  • Şıpsevdi:İlk baskısı 1911 tarihinde yapılmıştır. Bir dönem yasaklanmış olan kitap ilk olarak Bir Alafranga adıyla yayınlanmıştır. Züppelik, gelenek ve yenilik gibi konuları işlemiş, Doğu ve Batı kültürünün özelliklerini eleştirel açıdan değerlendirerek karşılaştırmıştır. Romanda olaylar Meftun karakteri ve çevresinde gelişmiştir.
  • Kuyruklu Yıldız Altında Bir İzdivaç: Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın önemli eserlerindendir. Romanda Halley kuyruklu yıldızının dünyaya çarpacağı söylentisiyle gelişen olaylar anlatılmıştır. Batıl inançları olan mahalle insanlarının tepkisini, bilimsellikten uzak düşüncelerini ve davranışlarını gülünç bir biçimde ele almıştır.
  • Sevda Peşinde:
  • Gulyabani: Edebiyatımızın fantastik öğeleri barındıran ilk korku romanıdır. Musine Hanım adında kimsesiz bir kadının hizmetkârlık yaptığı çiftlikte gerçekleşen doğaüstü olaylar ve sahtekârlıklar etrafında gelişen olaylar anlatılmıştır.
  • Cadı: : Hüseyin Rahmi Gürpınar, ölümünün ardından hemen evlenen kocası Naşit Nefi Efendi’nin hayatını dirilip gelerek zehir eden Binnaz Hanım’ı anlatmıştır. Evlilik ve kadın meselesi her zaman Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın temel meselelerinden birisi olmuştur.
  • Hakka Sığındık: Ana kahramanı polis olan polisiye bir romandır. Dönemi kasıp kavuran İspanyol nezlesinden yola çıkarak yoksul insanların kırıldığı bu salgın döneminde servetlerini arttıran zenginler ve üfürükçülerden medet uman halk bir polis sorgulamaları biçiminde anlatılmıştır.
  • Toraman
  • Hayattan Sahifeler: Hayatı gerçekleriyle yansıtma konusunda oldukça başarılı olan Hüseyin Rahmi Gürpınar, Birinci Dünya Savaşı öncesi fakir insanların nasıl geçindikleri ve mezarlıklarda yaşananlar yazarın ilgi çekici gözlemleriyle aktarılmıştır
  • Son Arzu: : Zişan, Vicdan, Nuruyezdan adlı, karakterleri birbirinden tamamen farklı olan üç genç kızın sevgilileriyle olan ilişkileri anlatılmıştır. Toplumun ve yaşlı insanların baskıları sonucu mutlu olamazlar.
  • Tebessüm-i Elem
  • Cehennemlik
  • Efsuncu Baba: İlk olarak 1924’te yayınlanmıştır. Binbirdirek’te ipek iplik eğirerek hayatlarını kazanan iki ermeni gencinin saflıkları nedeniyle büyücülük, muskacılık gibi işlerle uğraşan Ebulfazi Enveri Efendi’nin dikkatini çekmeleri ile başlayan olaylar anlatılmıştır.
  • Ben Deli Miyim? : Son Telgraf gazetesinde tefrika edilmiştir. Tefrika edildiği dönemde, ahlaka aykırı bulunduğu gerekçesiyle dava edilmiştir. Romanda ahlaki değerler sorgulanmıştır.
  • Tutuşmuş Gönüller
  • Billûr Kalb: Muhlis ve Sema’nın trajik bir biçimde ayrılıkla biten ilişkileri anlatılmıştır. İki bölümde ele alınan eser, ironik bir dil kullanılarak akıcı bir biçimde okuyucuya aktarılmıştır.
  • Evlere Şenlik, Kaynanam Nasıl Kudurdu? : 1922’de İkdam gazetesinde tefrika edilmiştir. Heyecan dolu, sürükleyici bir romandır. Oldukça yaşlı olmasına rağmen genç bir erkekle evlenme hayalleri kuran Makbule Hanım’ın bu isteği nedeniyle servetini kaybetme tehlikesiyle karşılaşması anlatılmıştır.
  • Muhabbet Tılsımı: 550.yüzyılın başlarında, İstanbul’da, kendi tatmin edilemez heveslerine av olan insanlar anlatılmıştır.
  • Kokotlar Mektebi
  • Şeytan İşi: Yaşlı, zengin fakat cahil ve aklı kıt bir kadın olan Hayriye Hanım’ın bir şaka dolayısıyla başına gelenler güldürücü bir dille anlatılmıştır.
  • Utanmaz Adam: Hüseyin Rahmi Gürpınar, eserde dürüstlük kavramını ele almıştır.  Uzun yıllar süren savaşların sonrasında kendine gelmeye çalışan Türkiye’de, gayrimeşru yollardan hayata tutunma mücadelesini anlatmıştır.
  • Eşkıya İninde: Macera romanıdır. Konak hayatının konforuna alışmış olan Nefi Bey ve diğer birçok insanın eşkıyaların eline esir düşmesi sonucu yaşanan maceralar anlatılmıştır.
  • Kesik Baş: Edebiyatımızın en planlı, en karmaşık fakat en başarılı polisiyelerindendir. Mutsuz yaşamının vermiş olduğu sıkıntılardan meyhaneye kaçan Nafiz Efendi’nin bir gece takılarak düşüğü bir kuyuda kesik halde bir baş bulması ve bu olayın araştırılması sırasında karşılaşılan şaşkınlık verici olaylar anlatılmıştır.
  • Gönül Bir Yel Değirmenidir, Sevda Öğütür: : İstanbul yaşamının özel inanışları, toplumsal ve ekonomik eşitsizlikler, kadın erkek ilişkileri gibi konular, halkın yerel konuşma özellikleriyle gülünç ve hüzünlü bir biçimde ele alınmıştır.
  • Ölüm Bir Kurtuluş Mudur?
  • Dirilen İskelet: Bir sevda hikâyesinin trajikomik biçimde anlatımıdır. Sürükleyici ve geniş halk tabakalarının rahatlıkla okuyabileceği bir biçimde kaleme alınmıştır.
  • Dünyanın Mihveri Kadın mı, Para mı? : Aşk, namus ve açlık konuları incelenmiştir. Karamsar bir bakış açısının hâkim olduğu romanda Hüseyin Rahmi Gürpınar, yaşamı, toplumu ve ahlakı yargılamıştır.
  • Kaderin Cilvesi: Hüseyin Rahmi Gürpınar, romanında namus ve açlık konularını ele almıştır. Zorluklarla geçinmeye çalışan fakat dünyaya bilgece bakan ve namusa her şeyden daha çok önem veren Salah Efendi’nin hayatının “muhabbet tellalı” Şemsi Efendi ile değişimini anlatmıştır.
  • Deli Filozof: Sağduyulu bir bilgenin çevresi ve ailesi nezdinde düşüncelerini savunurken karşılaştığı zorluklar anlatılmıştır.
  • Can Pazarı: Savaş yıllarının İstanbul’u büyük bir yokluğa sürüklediği zamanda yaşananları ahlak, dürüstlük ve namus kavramları etrafında ele almıştır.
  • İnsanlar Önce Maymun mu İdi? : İlk olarak 1934’te Cumhuriyet gazetesinde tefrika edilmiştir. Filozof Mualla Efendi’nin şahsında Türkiye’de bilim adamı olmayı sorgulamıştır.
  • Ölüler Yaşıyor mu? : İlk kez 1932’de Milliyet gazetesinde tefrika edilmiştir. Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın ustalık dönemi eserlerindendir. Başka eserlerinde de karşımıza çıkan korku öğesi bu eserde çok daha yoğun bir şekilde karşımıza çıkmaktadır.
  • Namuslu Kokotlar: :  Hüseyin Rahmi Gürpınar, aşk ve evlilikte eşlerin birbirine denk olması konusunu işlemiştir. Konu Gerçekçi bir biçimde dönemi yansıtmaktadır.

Hüseyin Rahmi Gürpınar Hikâyeleri

Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın hikâye kitapları aşağıda listelenmiştir.

  • Kadınlar Vâizi: Kadınlar arasında Şeyh Küçük Efendi adıyla ünlenen bir imamın öyküsü anlatılmıştır. Yozlaşmanın insanları düşürdüğü durumlar ironik bir dille ele alınmıştır.
  • Namusla Açlık Meselesi
  • Katil Bûse: Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın uzun sayılabilecek duygu yüklü öyküsüdür.
  • İki Hödüğün Seyahati: Bazıları güldürücü, bazıları hüzün verici olan 11 öyküden oluşmaktadır.
  • Tünelden İlk Çıkış: İlk olarak 1934 yılında Hilmi Kitabevi tarafından basılmıştır. Detaylı ve isabetli gözlemlerini akıcı bir dille okurlarına aktarmıştır.
  • Gönül Ticareti: Öykü, dönemin İstanbul halkının mahalle yaşamını, evleri içinde olup bitenleri anlatmaktadır.
  • Melek Sanmıştım Şeytanı: 1900’lerin başına ışık tutulmuştur. Toplumsal meselelere mizahi yönünden ve akıcı bir dille yaklaşan Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın ilgi çeken eserlerinden olmuştur.
  • Meyhanede Hanımlar: Öykü kitabıdır. Çağdaş yaşama ayak uyduramayan, eski ve geri kalmışlığa yol açan yaşam şeklini, gelenek ve görenekleri, bencillik ve şehvet düşkünlüğünü eleştirdiği kadar; çağdaş yaşamın getirisi olan yeni anlayış ve yaşam biçimini kendi çıkarları doğrultusunda kullanan, kurnaz ya da saf görünümlü insanlar eleştirilmiştir.

 

Hüseyin Rahmi Gürpınar Tiyatro Oyunları

Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın tiyatro oyunları aşağıda listelenmiştir.

  • Hazan Bülbülü: Roman gibi okunabilecek bir oyun formunda yazılmıştır. Gençliğinde kavuşamadığı sevgilisine çok benzeyen ve kızı yaşında olan Şahende Hanım’la evlenen Refi Efendi’nin evliliğinin beklediği şekilde ilerlememesi ile gerçekleşen olaylar anlatılmıştır.
  • Kadın Erkekleşince: Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın 1933 yılında kaleme aldığı tiyatro eseridir.

Hüseyin Rahmi Gürpınar Hangi Edebiyat Akımından Etkilenmiştir?

Hüseyin Rahmi Gürpınar, Natüralizm akımından etkilenmiştir. Akımının kurucusu Emile Zola’dır. Doğalcılık, temel ilke olarak doğayı kabul eden, doğanın bir yaratıcıya gereksinimi duymaksızın kendiliğinden var olduğu inancını benimseyen bir görüşe sahiptir. İnsanın mutluluğa ve bilgeliğe ulaşmasının yolunu içgüdülerine uygun bir yaşam sürmesine bağlamışlardır. Natüralizm akımında daha çok gerçekliğin çirkin yönleri ele alınmıştır. İnsanların en kötü hallerini göstermeleri, toplumsal yaraların sebeplerini aramalarından dolayıdır. İnsanın duygu, tutku, düşünce ve eylemleri içinde bulunduğu toplumun ve soyunun etkisiyle oluşmuştur. İnsan davranışlarının temelinde soya çekim olduğunu söylemişlerdir. Kişinin karakteri kalıtsal özellikler ve çevre koşullarıyla oluşmuştur. Davranışlarını içgüdüleri yönlendirmiştir.

Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın eserlerinde Natüralizmin özelliklerinden biri olan yazarın kendi kişiliğini gizleyip, sadece olayları yazdığını görürüz. Dilde seçicilik yapmamıştır. Kahramanlarını bulundukları çevrelerin diliyle konuşturmuştur. Eserlerde argo kelimeler de kullanılmıştır. Natüralizm akımının ana ilkesi “ Sanat, doğanın bir kopyası olmalıdır.” şeklindedir. Dil de doğal ve yalındır.

Natüralist yazarların bazıları aşağıda listelenmiştir.

Hüseyin Rahmi Gürpınar Hangi Dönem Yazarıdır?

Hüseyin Rahmi Gürpınar, 19. ve 20. yüzyıl dönemini anlatmıştır.  Serveti-i Fünun döneminde yazmış olsa da o Servet-i Fünun yazarları gibi değil Ahmet Mithat Efendi gibi toplum için yazmıştır.

Servet-i Fünun, Recaizade Mahmut Ekrem önderliğinde aynı isimli dergi etrafında şekillenmiştir. Tevfik Fikret ile birlikte edebi topluluk haline gelmiştir. Toplulukta Cenap Şahabettin, Mehmet Rauf, Hüseyin Cahit Yalçın, Halit Ziya Uşaklığil, Ali Ekrem Bolayır ve Celal Sahir Erozan gibi isimler yer almaktadır.

Servet-i Fünun yazarları Fransız edebiyatından etkilenmiştir. Dönemin yöneticilerini baskıcı bulmuşlardır. Hayatın sorunlarından kaçış olarak edebiyatı kullanmış, eserlerinde günlük yaşamın sorunlarından bahsetmemişlerdir. Her zaman uzak ülkelere gitme hayaliyle yaşamışlardır. Sanat sanat içindir ilkesini benimsemiştirler. Konu bütünlüğüne önem vererek şiiri düz yazıya yaklaştırmıştırlar. Batı’dan sone ve terza rima gibi yeni nazım şekilleri almıştırlar. Şiirde parnasizm ve sembolizm akımlarından etkilenmişlerdir.

Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın Sanat Anlayışı Nedir?

Hüseyin Rahmi Gürpınar, sanat toplum içindir görüşünü savunmuştur.

Hüseyin Rahmi Gürpınar Kimlerden Etkilenmiştir?

Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın etkilendiği bazı isimler aşağıda listelenmiştir.

Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın Edebiyat İçin Önemi Nedir?

Hüseyin Rahmi Gürpınar, dili kullanış tarzı ve üslubu ile edebiyatımızda önemli bir yer edinmiştir. Üslubunu hayat görüşünden ayırmak mümkün değildir. Hüseyin Rahmi Gürpınar, eserlerinde mekȃn tasvirlerinden çok diyaloglara önem vermiştir. Hüseyin Rahmi Gürpınar, eserlerinde konuşmaları etkileyici bir biçimde kullanmıştır. Roman ve hikâyelerini konuşmalar yoluyla geliştirmiştir. Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın eserlerinde konuşmalara mekânlardan daha çok önem vermesi onu çağdaşı Halit Ziya Uşaklıgil’den ayıran en temel farktır. Önem verdiği diyaloglar onu realist olmaya sevk eder. Hüseyin Rahmi Gürpınar, insanı sosyal münasebetleri ile ele almıştır. Hüseyin Rahmi Gürpınar, eserlerinde döneminin insanlarını yansıtma bakımından oldukça başarılı olmuştur.

Hüseyin Rahmi Gürpınar, eserlerinde yergi önemli bir yer tutmuştur. Her eserinde mizahi yönünü göstermiştir. Eserleriyle okurlara Tanzimat’tan Cumhuriyet sonrasına kadar tolumun dönüşümünü göstermiştir. Eserleri geniş halk tabakalarına yayılmış, edebiyatın geniş halk kitlelerine ulaşmasında büyük rol oynamıştır.

Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın Gazete ve Dergilerde Yayımlanan Yazıları

Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın gazete ve dergilerde yayımlanan yazıları aşağıda listelenmiştir.

  • 1887’de Tercüman-ı Hakikat’te yayımlamaya başladığı telif ve tercüme yazıları ile yayın hayatına giriş yapmıştır.
  • 1914-1918 yılları arasında İkdam gazetesinde tiyatro hakkında makale yazmıştır.
  • 23 Eylül 1924 yılında Son Telgraf gazetesinde “Hakimlere, Karilerime, Efkar-ı Umumiyeye” başlıklı yazısı yayımlanmıştır.

Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın Ödülleri

Hüseyin Rahmi Gürpınar ödül almamıştır.

Hüseyin Rahmi Gürpınar Nerelidir?

Hüseyin Rahmi Gürpınar, baba tarafından Aydınlıdır. Anne tarafından da Safranboluludur.

Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın Babası Kimdir?

Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın babası Mehmet Sait Paşadır.  Mehmet Sait Paşa Hünkâr yaveridir. Plevne savunmasında Gazi Osman Paşa ile birlikte Ruslara esir düşmüştür.  Erzurum müstahkem mevki kumandanı iken vefat etmiştir.

Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın Çocukluğu Nasıldır?

Hüseyin Rahmi Gürpınar henüz üç yaşında iken annesini kaybetmiştir. Annesinin kaybının ardından babasının görevi nedeniyle Girit’e gitse de bu kısa sürmüştür. Çocukluğunun büyük bir kısmı Aksaray’daki Yakubağa Mahallesinde geçmiştir. Burada anneannesi, teyzesi, dadılar gibi kadınların yoğunlukta olduğu bir konakta yaşamıştır. Bu kadınlardan nakış işlemeyi, dantel örmeyi, örf ve ȃdetleri, yemek yapmayı ve estetiğe karşı sevgi duymayı öğrenmiştir. Eserlerinde kadınları bu kadar iyi anlatmasının temellerini de burada bulmak mümkündür.

Çocukluğunda hastalığı nedeniyle eğitim hayatını tamamlayamamışsa da kendi kendini geliştirmiştir. Çocukluğunda zekâsı ile hocalarını etkilemiş ve Fransızca öğrenmiştir. Çocukluğunda komşuları olan Vidinli Tevfik Paşa, aralarında Voltaire külliyatı da bulunan Fransızca eserlerden oluşan kütüphanesini Hüseyin Rahmi Gürpınar’a hediye etmiştir. Bu hediye onu Fransız edebiyatına yönlendirmiştir.

Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın Eğitim Hayatı Nasıldır?

Hüseyin Rahmi Gürpınar, eğitim hayatına Girit’te başlamıştır. Sonrasında Aksaray’da Yakupağa Mahalle Mektebine gitmiştir. Bunun ardından Mahmudiye Rüştiyesi’nin sıbyan ve rüştiye kısmına gitmiştir. Bir süre de devlet dairelerine yazman yetiştiren Mahrec-i Aklam’da eğitim görmüştür. Hocası Abdurrahman Şeref Efendi’nin teşvikiyle, 1887’de Mülkiye Mektebine geçmiştir.

Hüseyin Rahmi Gürpınar Nasıl Bir Yazardır?

Hüseyin Rahmi Gürpınar, eserlerinde Batılılaşma, batıl inançlar, kadın erkek ilişkileri, ahlak kuralları, geçim sıkıntısı, sosyal problemler, gelenek ve görenek temalarını işleyen bir yazardır. Toplumun tüm değişimlerini eserlerine yansıtmıştır. Dili geniş halk kitlelerine hitap etmektedir. Hüseyin Rahmi Gürpınar, çok iyi bir gözlemcidir. Doğu, Batı ve Alaturka, Alafranga çatışmasını ciddi anlamda işleyen ilk yazar olmuştur. İki tarafın da haklı ve haksız yönlerini öne çıkarmıştır. Toplumun zorluklarla uğraşmasının temel sebebi olarak ekonomik meseleleri görmüştür. Eserlerinde olaylar genelde İstanbul’da geçmektedir ve toplumun her kesimine eserlerinde yer vermiştir. Toplumun farklı kesimlerinden seçtiği karakterlerinin dillerini de bulundukları ortama uygun şekilde biçimlendirmiş, şive, ağız özellikleri kullanmıştır. Natüralizm ve realizm etkisi dışında yer yer romantizm etkisi altında kaldığı eserler de meydana getirmiştir.

Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın Temizlik Hatalığı

Hüseyin Rahmi Gürpınar, temizlik konusunda oldukça hassastır. Bir sürü eldiveni bulunan Hüseyin Rahmi Gürpınar, sokağa eldivensiz çıkmamıştır. Dışarıda mikropların ellerine bulaşmasından korktuğu için bu eldivenleri kullanmıştır. Hiçbir zaman sokağa kolonya ve peçetesini almadan çıkmamıştır. Kapı kollarını da mendilsiz açmamıştır.

Hüseyin Rahmi Gürpınar Evlendi Mi?

Hüseyin Rahmi Gürpınar evlilik yapmamıştır.

Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın Çocukları

Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın çocuğu yoktur.

Hüseyin Rahmi Gürpınar Kaç Yaşında Vefat Etti?

Hüseyin Rahmi Gürpınar, 8 Mart 1944 yılında 49 yaşında iken vefat etmiştir.

Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın Mezarı Nerededir?

Hüseyin Rahmi Gürpınar, Heybeliada’daki evinde vefat etmiştir. Mezarı Abbas Paşa Mezarlığı’ndadır.

Hüseyin Rahmi Gürpınar Hakkındaki Kitaplar

Hüseyin Rahmi Gürpınar hakkında yazılan kitaplar aşağıda listelenmiştir.

          Sevgül Türkmenoğlu, Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın İstanbulu, Cedid Neşriyat

  • Hilmi Yüzbaşı, Bütün Cepheleriyle Hüseyin Rahmi, İstanbul, İnkılap ve Ata Kitabevi
  • Mustafa Nihat Özön, Hüseyin Rahmi Gürpınar’dan Seçilmiş Parçalar ve Eserleri hakkında Mutȃlaȃlar, İstanbul, Hilmi Kitabevi
  • Suat Hızarcı, Hüseyin Rahmi Gürpınar Hayatı-Sanatı-Eserleri, İstanbul, Varlık Yayınları
  • Önder Göçgün, Hüseyin Rahmi Gürpınar, Ankara, Kültür Bakanlığı Yayınları
T-Soft E-Ticaret Sistemleriyle Hazırlanmıştır.