Tutunamayanlarda eleştirdiği Türk Aydın tipinin şimdi okur kitlesi olduğunu görseydi acaba ‘ Ben buradayım sevgili okuyucum sen neredesin acaba? Der miydi tartışılır!
12 Ekim 1934 İnebolu- Kastamonu doğumlu Türk Edebiyatının usta Kalemi Oğuz Atay 11 yıl CHP’de Milletvekili olan Cemil Atayın oğludur. İlkokul öğretmeni annesi ve bir de kız kardeşi vardır.
1971-1972 yıllarında en popüler romanı Tutunamayanları yayınladıktan sonra büyük bir tartışmanın odak noktası haline geldi ve TRT Roman Ödülü’nü kazandı.
Türk Edebiyatında büyük bir yere sahip olan başyapıt niteliğindeki bu kitap için ünlü eleştirmen Berna Moran ‘ hem söyledikleri hem de söyleyiş biçimiyle bir başkaldırı’ olarak nitelendirmiştir Tutunamayanları.
Moran’a göre bu eser Türk Edebiyatına çok şey kazandırmış çağdaş roman anlayışı ile aynı hizaya getirmiştir.
İçine kapanık fakat çok dürüst bir çocukluğu olmuştur Oğuz Atay’ın hatta o kadar dürüsttür ki ‘kardeşini sevmeyen var mı? Diye soran öğretmenine sınıfta tek kalkan onun parmağıdır.
Sokakta gördüğü birçok şeyi karikatürize ederek ailesine anlatır, karikatür çizdiği gençlik yıllarına uzanmış ince espri anlayışını kitaplarından okumak mümkündür.
Dostoyevsky ve Kafka hayranı olan Oğuz Atay Tutunamayanlar kitabında ‘böyle basit ölçülerle insanları değerlendirirler, Dostoyevsky’yi okumamışlardır bilmezler diye de gönderme yapmıştır.
Tutunamayanlar romanını hep sevdiği kadın olan sevin ve intihar eden arkadaşı Ural’a ithaf etmiştir. Orhan Pamuk tam bir Oğuz Atay hayranıdır. 1972yılında Tutunamayanlar çıktığında hemen kitabı alır ve defalarca okur. Teknik üniversitesinde okuyan 20 yaşındaki genç Orhan pamuğu derinden etkiler bu kitap.
Oğuz Atay kitabı ilk çıktığı zamanlarda TRT ödülü dışında başka bir ödül alamamış şimdiki kadar yada öldükten sonra yakaladığı şöhret kadar konuşulmamış, öksüz, ilgisiz, kimsesiz bırakılmıştı.
Sanırım büyük yazarların en büyük ortak noktası öldükten sonra hak ettiği değeri görmeleriydi. Zira Ömer Seyfettin gibi Türk Edebiyatının büyük yazarının da kimsesiz sanılıp cesedinin kadavra yapıldığı bir edebi cemiyet Oğuz Atayı ’da aynı yalnızlığa itecekti.
Beyaz Mantolu Adam hikâyesini kısa bir filme çekmiş fakat bu film kaybolmuştu.
Günlük olarak tuttuğu defter vefatından sonra kaybolur ve Gürsel Göncü isimli, bir öğrencinin elinden ta ki Cevat Çapan’a ulaşana kadar defalarca el değiştirir ve bu günlüğün Oğuz Atayın evinden çalındığı iddiası yayılır.
Çapan’ ulaşan defter Milliyet gazetesinde parça parça yayınlanır.
Usta yazarı ölüm Mecidiyeköy’de yaşayan arkadaşı Altay Gündüz’ün evinde yakalar. Oğuz Atay banyo yapmak için girdiği duştan uzun süre çıkmaz bu durum üzerine ev halkı endişelenmiş ve Atay’a seslenmiştir banyodan ‘ Sevinmeyin, daha ölmedim ’cevabını verir. Bu muzip şakası üzerine ev halkı gülmeye başlar.
Bir süre daha geçer Oğuz Atay dışarıya çıkmaz. Bunlar yazarın son sözleridir. 13 Aralık 1977 ölüm tarihi.Mezarı Edirnekapı Sakızağacı şehitliğinde 5. Adadır.
Kastamonu valiliği 2007 yılı itibarı ile Oğuz Atay Edebiyat ödüllerini yazarın adına vermektedir.
Tutunamayanlar kitabı post-modern tarzda yazılmış ilk Türk eserdir.
Oğuz Atay, 12 Ekim 1934 yılında Kastamonu ilinin İnebolu ilçesinde doğmuş bir sanatçıdır. Babası ağır ceza yargıcı ve aynı zamanda Cumhuriyet Halk Partisi üzerinden Kastamonu vekili olarak bilinen Cemil Atay’dır. İlkokul ve ortaokul eğitim hayatını Ankara’da tamamlamış olan Oğuz Atay, 1951 yılında TED Ankara kolejinden; 1957 yılında da İstanbul Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesinden mezun olmuştur. 1957 ve 1959 yılları arasında askerlik görevini tamamlayan yazar, askerliği sonrasında tamir ve kontrol elemanı olarak Kadıköy iskelesinde çalışmıştır. Görevinden istifa ederek Yıldız Teknik Üniversitesi İnşaat bölümünde öğretim üyesi olmuştur. 1975 yılında Doçent olmaya hak kazanmış topografya isminde bir de mesleki kitap yazmıştır. Yayınlamış olduğu ilk kitabı ile bütün dikkatleri üzerine çeken yazar TRT Roman Ödülü kazanmıştır. Ölümünün 20.yılında ise aynı eseri en seçkin eser olarak seçilmiştir. Eserlerinin almış olduğu eleştiriler ile ününü tam olarak duyurmayı başarmış bir yazardır. Oğuz Atay eserlerinde kendine has tarz ve üslup kullanmıştır.
Kitaplar okuma yöntemi ile bilgi aktarımı sağlayan yazılı kaynaklardır. Okuma yöntemi sayesinde insan üzerinde gelişen çok sayıda özellik bulunmaktadır. Çeşitli türler ve çeşitli içeriklere sahip bu kaynaklar uzun yıllardır insanların kullandığı kaynaklardır. Oğuz Atay’ın ilk roman kitabının ismi “Tutunamayanlar”dır ve dönem içerisinde en çok okunan kitaplar arasında yer almaktadır. “Tutunamayanlar” kitabı UNESCO tarafından 20.yüzyıl Türk edebiyatı içerisinde en seçkin eser olarak kabul görmüştür. Flemenkçeye, Almancaya ve “The Disconnected” ismi ile İngilizceye çevrilmiş bir eserdir. Ünlü yazar Oğuz Atay’ın eseri tarihi bir eser olarak kabul edilmektedir.
Oğuz Atay, kitaplarında kendi deneyim ve tecrübelerini kaleme almıştır. Tüm kitapları en çok okunanlar arasında yer almış, ölümünden sonra da derlenerek yeniden basılmıştır. Yazar yapıtlarının içerisinde sürekli olarak eleştiri, mizah ve ironi barındırmaktadır. Yazar Oğuz Atay, düşle gerçeği birbirine harmanlaması ve üstkurmacayı kullanması ile postmodernist roman kategorisi içerisinde kitap yazan ilk Türk yazar olmuştur. Oğuz Atay bütün kitapları aşağıda listelenmiştir.
Kurulan diyaloglar ve kitap içinde ismi geçen karakterler ise aşağıda listelenmiştir.
“Tehlikeli Oyunlar” kitabının karakterleri aşağıda listelenmiştir.
“Bir Bilim Adamının Romanı” adlı kitabın karakterleri aşağıda listelenmiştir.
Ünlü yazar Oğuz Atay’ın ilk kitabı olan “Tutunamayanlar” eseri ile birlikte 1973 yılında yayınlamış olduğu tehlikeli oyunlar kitabı oldukça ses getirmiştir. Hikaye yazarı Oğuz Atay, “Korkuyu Beklerken” kitabı içerisinde tüm hikayelerini birleştirerek yayımlamıştır. Hemen ardından gerçek bir hikayeden alınmış olan Mustafa İnan’ın hayatını ele alan romanını yayınlamıştır. Son olarak, yazmak istediği “Türkiye’nin Ruhu” adında eserini yazamadan beyninde oluşan bir tümör sebebiyle yaşamı son bulmuştur. Okurları tarafından sevilerek takip edilen yazar kısa süren yaşamı boyunca insanlara belirli bir birikim bırakmayı hedeflemiş ve bu hedefini de başarmıştır. 13 Aralık 1977 yılında İstanbul’da vefat etmiş Edirnekapı sakızağacı mezarlığına defnedilmiştir. Dönemin en büyük yazarlarından olan Oğuz Atay, o dönem ve bu dönem arasında fark olmadan sevilen ve okunan kişilerdendir. Hakkında çok sayıda bilinmeyen detay bulunmakta olan yazar Oğuz Atay’ın ölümünden yıllar sonra ortaya çıkan özellikleri vardır. Hakkında bilinmeyenleri şöyle sıralamak mümkündür;
Oğuz Atay, Mecidiyeköy’de yaşayan arkadaşı Altay Gündüz ile görüşmeye gittiğinde vefat etmiştir. Gitmiş olduğu arkadaşının evinde lavaboya girerek uzun bir süre çıkmamıştır. Merak edip seslendiklerinde ise son sözü olarak ”Sevinmeyin, daha ölmedim.“ demiş ve bu sözün üzerine bir süre gülüşmeler gerçekleşmiştir. Ardından yine uzun bir süre çıkmaması sonucunda lavaboda ölü olarak bulunmuştur.
Oğuz Atay’ın roman ve öykü yazılarının yanı sıra tiyatro oyunu yazıları olarak sunduğu çalışmaları da vardır ve bir yandan da mühendistir. Oğuz Atay'a ait ilk ve bir o kadar da ünlenen romanı ülkemizde çok satan ve okunanlar arasında yerini korumaktadır. Kitapları üzerinde farklı bir yöntem olarak gerçek ile düşü harmanlayan ilk yazarlardan biri olarak bilinmektedir. Yazmış olduğu eserler ve bu eserlerin içerikleri ile hala alıntı yapılmakta olan ve sevilen bir yazar niteliğine sahiptir.
Yazar postmodernist akımın temsilcilerindendir. Bununla birlikte eserlerinde modernizm akımının da bir unsuru olan üstü kapalı çağrışımlara yer vermektedir. Bu çağrışımlar içe yönelmeyi gerektiren psikolojik unsurlar içermektedir. Postmodern edebiyat; mutlak anlamdan kaçınan ve bunun yerine üstkurmacayı vurgulayan edebi bir harekettir. 1950’lerin sonlarında İkinci Dünya Savaşı’nda insan haklarının ihlaline karşı olan bir tepki olarak ortaya çıkmıştır. Postmodernist edebiyatın öncüsü, modernist edebiyat akımıdır. Bu akıma James Joyce ve Virginia Woolf örnek verilebilmektedir. İkinci dünya savaşında Japonya’nın atom bombası saldırıları gibi olaylarla yazarlar, anlamın imkansız bir arayış olduğunu düşünmüş ve anlamdan kaçınma, parçalanma, düzenliği yoğunlaştırma üzerine bir akım inşa etmişlerdir. Bu akımın özellikleri aşağıda listelenmiştir:
Oğuz Atay’ın birçok kitabı çok satan kitaplar listesinde yer almıştır ve seri haline getirilen kitapları fazlasıyla ilgi görmüştür. Oğuz Atay kitap serisi, yazarın en çok tercih edilen eserlerinin bir arada toplanmış halinden oluşmaktadır.
Oğuz Atay edebiyat alanına büyük katkılarda bulunmuştur. Hem kendi dönemindeki hem de kendinden sonra gelen birçok yazara ilham kaynağı olmuştur. Aşağıda Oğuz Atay hakkında yazılan kitaplar listelenmiştir: