Bu albümü hazırlarken, binbeşyüze yakın görüntü karesi geçti elimden. XIX. yüzyıl sonu - XX. yüzyıl başı gözle görülür bir ikonografik artış olmuş, Eskişehir ve çevresi konusunda; bunların yabana atılamayacak bir bölümünü yabancılara ve azınlıklara borçluyuz. Osmanlı İmparatorluğu, çöküşünün hazırlandığı süreçte, başkent Dersaadet`ten başlayarak, egzotizm tutkunu oryantalistlerin mıknatısına kapıldıkları büyülü diyara dönüşmüş, seyyahlar ellerinde fotoğraf makinaları, Anadolu yarımadasına sokulmakta gecikmemişler, ilk arkeologlar ilk kürekleri toprağa vurmaya koyulmuşlardı. Eskişehir`in de bu ilgiden bir ölçüde nasibini aldığı söylenebilir.
Kurtuluş Savaşı birçok Anadolu kentine "gazi", "kahraman", "şanlı" sıfatlarının eklenmesine yol açmıştır, Eskişehir`in onlardan aşağı kalır tarafı oysa yoktu: Şehrin düşman ordusu tarafından yanıp yıkılan bünyesinden elimize bu albümün fotoğrafları kalmıştır; insan kayıplarını, göçe maruz kalanları, hayatlarına neredeyse sıfırdan başlayanları saymıyorum.