Edebiyatist Dergisi Sayı: 18 Temmuz - Ağustos 2018

Edebiyatist Dergisi Yayınları

Kolektif

20,00 TL
15,40 TL
%23 indirim
Kazancınız
:
4,60 TL
Edebiyatist Dergisi Sayı: 18 Temmuz - Ağustos 2018 Hakkında Bilgiler
Türü: Periyodik Edebiyat Kitapları
Sayfa Sayısı: 64
ISBN: 3990000030091
Kapak: Ciltsiz
Kağıt Tipi: 2. Hamur
Basım Tarihi 2018
satis-icon
Satış Rakamları 3 adet satılmıştır.
Kolektif
Kolektif
Daha fazla bilgi Yazar Profili
Kampanya
  • Ürün Özellikleri
  • Edebiyatist Dergisi Sayı: 18 Temmuz - Ağustos 2018 Kısa Özet

    Başrollerinde Şener Şen ile Meltem Cumbul’un olduğu 2005 yapımı bir Yavuz Turgul filmi vardı *Gönül Yarası* diye. Filmde yeni emekli olan ancak taksi şoförlüğü yapan Nâzım öğretmen (Şener Şen) zor durumda kalan genç bir kadın olduğu için sahip çıktığı Dünya’yı (Meltem Cumbul) dertleşip türkü dinlemek için bir mekâna götürüyordu. Sahnede Aynur Doğan Kürtçe bir türkü olan Dar Hejiroke’yi (İncir Ağacı’nı) söylerken Dünya ağlamaya başlıyordu. Sonrasında gelişen diyalog aynen şöyleydi:
    Şener Şen: Kürtçe biliyor musun?

    Meltem Cumbul: Hayır.

    Şener Şen: O zaman niye ağlıyorsun?

    Meltem Cumbul: Ağabey bu türküye ağlamak için Kürtçe bilmek mi gerek?

    Kazım Koyuncu’yla özdeşleşen Didou Nana var bir de meselâ. Gürcüce olan bu şarkının sözlerinin tek bir kelimesinin ne anlama geldiğini bilmeyiz ama hissettirdiği hüznü, sonsuzluğu çok iyi biliriz.

    Bunun gibi daha bir sürü örnek sayabiliriz. İçimizi kıpır kıpır eden Balkan ezgilerini, mavilikleri burnumuza getiren Yunan melodileri, aşkı bir başka yaşatan Fransız şarkıları, usulca ruhu ele geçiren ney ya da çocukluğa götüren mızıka sesi…

    İşte müziğin en evrensel tanımı budur, dili yoktur. O müzik ki henüz anne karnındaki bebeğe, saksıdaki çiçeğe bile iyi geldiği rivayet edilir. Tartışmasız en ulaşılabilir, en kolay ve en çok tüketilen sanat dalıdır. Bu yüzden farklıdır, yeri ayrıdır. Bir insan hiç kitap okumamış; tiyatroya, baleye, operaya gitmemiş; resim ve heykel görmemiş hatta hayatında tek bir film izlememiş olabilir. Ama duyma engelli değilse mutlaka kulağına bir şekilde bir melodi değmiştir. Sürekli lafını ettiğimiz o ilkel kabilelerin elektriği, doğru düzgün yiyecekleri, giyecek kıyafetleri olmasa bile kendilerine has çalgıları, duygulandıkları ya da dans ettikleri bir şarkıları vardır. Tam da bu yüzden, evrenselliği ve bu birleştirici, bütünleştirici özelliğinden ötürü bu sayı müzik dedik. Ve insanların en cömert davrandığı, en çok paylaştığı şeyin müzik olduğunu fark ettik. Paylaşalım istedik.

    Bu sayımızda,

    Cem Karaca’yı eşi İlkim hanımdan diledik. Teoman ve İlhan Şeşen Söyleşilerimizin yanında Sevgili Yaşar’ın da bir şiiri var. Bu sayımızda katkısı olan diğer yazarlarımız;

    Ahmet Karadağ
    Akın Dursun
    Ali Kırkar
    Ali Kocatepe
    Alis Çalışkan
    Anıl Nart Kalmuk
    Aysu Altaş
    Ayşe Nur Demir
    Aziz Yılmazel
    Birican Güneri
    Dilek Erkılınç
    Dilek Türel
    Duygu Çayırcıoğlu
    Ece Dorsay
    Ertuğrul Kaya
    Fikret Çelik
    Galip Çağ
    Gökhan Coşkun
    Gözde Urfalı
    Hamdi Oğulhan Tünay
    Hasan Bozaslan
    İlayda Özcan
    İlkim Karaca
    İsmail Buğdaycı
    Julia Ortay
    Kaan Kayahan
    Mehmet A. Başkurt
    Mehmet Zeki Erkozan
    Meryem Koç
    Nermin Sarıbaş
    Nurdane Özdemir Sağkan
    Nurettin Burhan
    Oğuz Aslan
    Rabia Burhan
    Saide Naz
    Sarper Semiz
    Sirel
    Şükrü Erbaş
    Tolga Yazıcı
    Toprak Uçar
    Tuğba Kocaağaoğlu
    Yaşar

  • 2. Hamur

Edebiyatist Dergisi Sayı: 18 Temmuz - Ağustos 2018 Hakkında Yorumlar

T-Soft E-Ticaret Sistemleriyle Hazırlanmıştır.