Osmanlı Dönemi Taşeli Platosu’nda Tekeli Aşireti

Osmanlı Dönemi Taşeli Platosu’nda Tekeli Aşireti Kısa Özet

Yüzyıllardan beri Taşeli Platosu’nu yurt tutarak günümüze ulaşan Tekeli aşiretinin tarihi Türk insanının tarihidir.

Türk insanının hayatına etki eden savaşlar, istilalar, isyanlar, eşkıyalıklar, mahrumiyetler ve alt üst oluşlar Tekeli aşiretinin mensuplarında kendisine yer bulmuştur. Aynı şekilde aşiretin mücadelesi, mücadele usulleri, yaşam felsefesi ve inancı, Türk insanının varlığında kendine karşılık bulmuştur. Tekeli aşiretinin mensupları bazen kutsal vatan savunmasında bir asker, bazen hayır işlerinde bir vakıf kurucusu, bazen devlet memuru, bazen devletle halk arasında köprü işlevi gören bir ayan bazen de gündelik hayat kavgası içinde bir tüccar, bir esnaf, bir köylü ya da bir çobandır. Bu yüzden Tekeli aşireti ile ezici çoğunluğunu Oğuz Türklerinin oluşturduğu Türk milleti, bir ve bütünleşik bir yapıya sahiptir.

Ayrı ayrı ele alınması mümkün değildir. Bozyazı ilçemizdeki Tekeli Kasabası, aşiretin asıl kışlağı ise de bütün
Anadolu onun yurdudur. Aşiret, geçmişte köklerini Taşeli Platosu’ndan alan bir ağaç misali kollarıyla Tarsus,
Adana, Niğde, Aksaray, Karaman, Alanya, Manisa ve İzmir gibi geniş bir coğrafyaya uzanmıştır. Günümüzde
Türkiye’nin bütün vilayetlerinde az ya da çok Tekeli aşiretinin mensuplarını görmek mümkündür. Dolayısıyla
Tekeli aşiretini ve bu aşiretin dayandığı değerleri anlamak demek harcı iman, vatan sevgisi, yiğitlik, cesaret, alın teri ve fedakârlıkla yoğrulmuş Anadolu toprağının vatan haline gelmesini anlamak demektir.