Tükendi
Gelince Haber VerBilgisayar açılmıştı. Komutan belleği taktı. İzlemeye başladı. Mağara, karanlık derken gördükleri karşısında gözleri giderek büyüyordu.
*Nasıl ya? Kim bunlar? Nasıl olur? Burnumuzun dibinde neler yapıyorlar?*
Yanı başında ayakta izleyen üç rütbeli jandarma da şoka girmiş gibiydi.
*Böyle bir şey nasıl olur, aklım almıyor.* dedi biri.
*O kadar asker girip geziyor oraları, nasıl kimse bir şey fark etmez?* dedi diğeri.
Selim: *Komutanım, gündüzleri ölü gibi sessizler. Gece on ikiden sonra dışarı çıkıyorlar. Koylardaki ender çiçekleri köklüyor, denizden yunusları avlıyorlar. Ortalama iki üç saat kadar dışarda kalıp dağa geri dönüyorlar.* dedi.
*İyi de o dağın içinde mağaralar mı var? Neden hiç dağı ve girişini bilmiyoruz?*