Kanlı Oyun

 Tahtın ardında dökülen her kan, bir sır saklar… Krallığın görkemli salonlarında kristal avizeler ışıldar; ancak o ışığın ardında karanlık bir lanet gizlidir.
 Kral Lozard’ın demir yasalarıyla kurduğu düzen, sonunda kendi soyunun boynuna geçirilmiş bir zincire dönüşür.
Prens Edward’ın gururu ve öfkesi onu, sevdiği kadın Car Mina’ya karşı bile zalim kılar. Bir bebeğin doğumuyla başlayan umut, kısa sürede bir infaza dönüşür; sarayın taş duvarları, ilk kez bir annenin çığlığıyla yankılanır. Ama kader, asıl oyunun henüz oynanmamıştır.
Saraya gelen genç hizmetçi Alexandra, saraydaki tüm dengeleri oynar. Bir cinayet, her şeyi değiştirir. Kardeş kardeşe düşer, prensler katile, âşıklar yalancıya dönüşür. Herkesin kendi sırrı, kendi suçu vardır. Gerçek suçlu kim? Adalet kimin elinde? Cevaplar, yalnızca kanla yazılmış bir oyunun içinde saklıdır. Her cevap, yeni bir yalanın kapısını aralar.
290Hamza Kızılırmak’tan; aşkın körleştirdiği kalpleri, taht hırsının doğurduğu ihaneti ve bir krallığın çürüyen adaletini anlatan, tutkular ve taht kavgalarıyla örülü, her sayfası ateşle yazılmış soluksuz bir dram.