Ethem Yekta Kopan, 1968 yılında Eskişehir’de dünyaya gelmiş, hikâye, roman, tiyatro ve çocuk kitabı gibi türlerde eserleri bulunan yazar, seslendirme sanatçısı, sunucu ve kültür-sanat insanıdır. Çok yönlü bir kariyere sahip olan Yekta Kopan'ın kapsamlı biyografi ve yaşam özeti, onun edebiyat, medya ve kültür alanlarındaki üretkenliğini kanıtlar niteliktedir. Hacettepe Üniversitesi İşletme Bölümünden 1989 yılında mezun olan Kopan, küçük yaşta TRT Ankara Radyosu’nda başladığı seslendirme çalışmalarıyla tanınmıştır. İlk yazı denemesi Yarın dergisinde yayımlanan şiirdir ve zamanla öykü, roman, çocuk kitabı ve tiyatro metni gibi farklı türlerde eserler üretmiştir.
Yekta Kopan, edebi kariyeri boyunca Hayalet Gemi, Eşik Cini ve Granta gibi önemli dergilerde yer almıştır; Türkiye’nin ilk çevrimiçi yayınevi olan Altkitap’ın kurucuları arasındadır. Yazıları, Milliyet Sanat, Radikal, Ot, Kafa ve Oksijen gibi çeşitli gazete ve dergilerde yayımlanmıştır. Yekta Kopan kitapları, İngilizce, Almanca, İtalyanca, Macarca, Japonca, Farsça, Arapça ve Hintçe gibi birçok dile çevrilmiştir. Yurt dışında ilgiyle okunmaktadır. Günümüzde İstanbul’da yaşayan Yekta Kopan, kültür-sanat alanındaki üretimlerine devam etmektedir.
Yekta Kopan, edebiyat kariyeri boyunca farklı türlerde kaleme aldığı toplam 15’ten fazla eserle Türk edebiyatına önemli katkılarda bulunmuştur. Öyküden romana, çocuk kitaplarından tiyatro metinlerine uzanan geniş bir yelpazede eser veren Kopan’ın kitapları aşağıda listelenmiştir:
Yekta Kopan’ın ilk eseri, 2000 yılında Can Yayınları tarafından yayımlanan "Fildişi Karası" isimli öykü kitabıdır. Bu eser, yazarın yayımlanan ilk kitabıdır ve onun sonraki eserlerinde de sıkça karşılaşılacak olan bireyin iç dünyası, yalnızlık, kent yaşamı ve aile ilişkileri gibi temaları işler.
"Fildişi Karası", günümüz insanının içsel çatışmalarını, modern hayattaki yabancılaşma duygularını ve bireysel yalnızlıkları ele alır. Eserdeki öykülerde, karakterlerin zihinsel dünyaları titizlikle kurgulanmış; şiirsel bir anlatım ve kurmaca oyunlarla yazarın edebi tarzının ilk izleri belirginleşmiştir.
Yekta Kopan, bugüne kadar edebiyatın farklı alanlarında kaleme aldığı toplamda 15'in üzerinde kitaba sahiptir. Bu eserler; öykü, roman, çocuk edebiyatı ve tiyatro türlerinde çeşitlenmektedir.
Yekta Kopan, öykü türünde verdiği eserlerle Türk edebiyatında kendine özgü bir yer edinmiştir. Yazarın öykü kitapları; bireyin yalnızlığı, kent yaşamı, baba-oğul ilişkisi, aşk, yabancılaşma ve anlık karşılaşmalar gibi temalar etrafında şekillenir. Yekta Kopan’ın yayımladığı öykü kitapları, konuları ve yayımlanma tarihleriyle birlikte aşağıda listelenmiştir:
Kopan’ın öyküleri, özellikle yalnızlık, bireyin iç çatışması ve kentli yaşamın kırılgan yapısı gibi temalarda derinlik kazanmıştır. Zaman zaman rüya ile gerçek arasındaki sınırları bulanıklaştırarak okuru çok katmanlı metinlerle karşı karşıya bırakır.
Yekta Kopan’ın en önemli öykülerinden biri, 2009 yılında yayımlanan Bir de Baktım Yoksun kitabında yer alan “Sarmaşık” adlı metindir. Bu öykü, yazarın hem bireysel yaşamından hem de edebi çizgisinden izler taşır. Özellikle baba-oğul ilişkisi üzerine kurulu kurgusuyla dikkat çeker. Yazarın babasının vefatından sonra kaleme aldığı bu öyküde, otorite figürü olan baba imgesi sevgi, özlem ve pişmanlık duygularıyla yumuşatılmıştır. “Sarmaşık”, daha sonra çizer Levent Gönenç’le birlikte çizgi romana da uyarlanmıştır.
Ayrıca, Bir de Baktım Yoksun kitabı, yazarın en önemli eserleri arasında değerlendirilir. Kitap, 2010 Yunus Nadi Öykü Ödülü ile 2010 Haldun Taner Öykü Ödülü’ne layık görülerek hem eleştirmenlerden hem de okurlardan tam not almıştır.
Yekta Kopan, öykü türündeki başarısını roman alanına da taşıyarak edebi kimliğini pekiştirmiştir. Yazarın kaleme aldığı romanlar, bireyin iç dünyasını, kimlik arayışını ve günlük hayatın çatışmalarını merkeze alır. Yekta Kopan romanları, konuları ve yayımlandıkları yıllarla birlikte aşağıda listelenmiştir:
Yekta Kopan'ın romanları, onun edebiyat dünyasında öykü ile roman arasında sağlam bir bağ kurar ve yazınsal derinliği öne çıkarır.
Yekta Kopan’ın romanları arasında en çok öne çıkan eserlerden biri "Aile Çay Bahçesi" olmuştur. Bu roman, sadece edebi derinliğiyle değil, bireyin geçmişiyle yüzleşmesini, aile içi ilişkilerin çatışmalarını ve insanın içsel yolculuğunu etkileyici bir biçimde anlatmasıyla dikkat çeker.
Eleştirmenler ve okurlar tarafından hem teknik ustalığı hem de psikolojik çözümlemeleriyle övgüyle karşılanan “Aile Çay Bahçesi”, Yekta Kopan’ın romancı kimliğinin en güçlü örneği olarak kabul edilmektedir.
Yekta Kopan, öykü ve romanlarının yanı sıra çocuk kitapları ve tiyatro oyunları gibi farklı türlerde de eserler kaleme almıştır. Bu eserler, onun çok yönlü edebi üretimini ve farklı yaş gruplarına hitap etme yeteneğini ortaya koyar. Yekta Kopan'ın diğer eserleri aşağıda listelenmiştir:
Çocuk Kitapları:
Tiyatro Oyunu:
Çizgi Roman:
Elektronik Yayın:
Yekta Kopan, edebi kişiliğini özellikle postmodern edebiyat akımı çerçevesinde geliştirmiştir. Postmodernizmin anlatım tekniklerine sıkça yer veren yazar, öykülerinde üstkurmaca, bilinç akışı, iç monolog ve kolaj gibi teknikleri kullanarak zenginlik yaratır. Bu yöntemlerle hem anlatının sınırlarını genişletmiş hem de klasik öykü biçimlerine alternatif bir yaklaşım getirmiştir.
Kopan’ın eserlerinde postmodernizme özgü oyun kavramı belirgin biçimde yer alır. Karakterleri genellikle gerçeklikten uzaklaşarak hayallere, geçmişe ya da kurgusal alanlara sığınır. Bu yönüyle yazınında, bireyin yalnızlığı ve iç dünyasına odaklanan, çok katmanlı bir yapı dikkat çeker.
Yekta Kopan, edebi üretiminde hem Türk hem de dünya edebiyatından önemli yazarların izlerini taşır. Yazın hayatının başından itibaren Oğuz Atay’ın metinlerindeki ironi, metinlerarasılık ve birey-toplum çatışması onu derinden etkilemiştir. Özellikle Tutunamayanlar gibi eserlerdeki biçimsel cesaret, Kopan’ın öykülerinde deneysel teknikler kullanmasında ilham kaynağı olmuştur.
Dünya edebiyatında ise Franz Kafka ve Albert Camus gibi yazarların bireyin yalnızlığı, yabancılaşma ve absürtlük temalarına yoğunlaşan anlatımı, onun öykülerinin ruhunu biçimlendirmiştir.
Bir diğer önemli isim Jorge Luis Borges’tir. Borges’in gerçeklik, zaman, yazı ve oyun temalarını bir arada kullanan felsefi yaklaşımı, Yekta Kopan’ın postmodern anlatı teknikleriyle örülü metinlerine biçimsel ve tematik katkı sağlamıştır.
Türk edebiyatında ayrıca Sait Faik Abasıyanık, Bilge Karasu ve Vüs'at O. Bener gibi öykü ustalarının izleri de görülür. Anlatıların derinliğini ve insan ruhuna dair ince gözlemleri, Kopan’ın öykü evreninde kendine yer bulmuştur.
Yekta Kopan, uzun soluklu edebi kariyerinde birçok gazete, dergi ve dijital platformda öykü, deneme, eleştiri ve kültür-sanat yazıları yayımlamıştır. Yazılarının yayımlandığı öne çıkan mecra ve platformlar aşağıda listelenmiştir:
Yekta Kopan, yazarlığın yanı sıra çok yönlü sanatsal ve kültürel üretimlerde bulunmuştur. Küçük yaşlardan itibaren seslendirme sanatçılığı ile başladığı kariyerine; sunuculuk, editörlük, öğreticilik ve kültür-sanat programcılığı gibi birçok farklı alanda devam etmiştir.
TRT Ankara Radyosu’nda çocuk yaşta seslendirme yapmaya başlayan Kopan, televizyonculuk kariyerine 2000 yılında NTV’de başlayan "Gece Gündüz" adlı kültür-sanat programıyla adım attı ve bu programı uzun yıllar sundu. Sonrasında Artıbir TV’de “Cumartesi” adlı programı sundu. Açık Radyo’da “Kum Kitabı” adlı radyo programını yaptı. YouTube üzerinden 2016’dan itibaren “Yekta Kopan’la Noktalı Virgül” programını hazırladı.
Ayrıca, yaratıcı yazarlık alanında YapımLab bünyesinde dersler verdi. Editörlük alanında, Türk öykücülüğüyle ilgili önemli bir kaynak olan İpekli Mendil adlı sözlük çalışmasının editörlüğünü üstlendi. 2015 ve 2016 yıllarında yayımlanan Can Almanak kültür sanat yıllığı projelerinde de yer aldı.
Yekta Kopan bir seslendirme sanatçısıdır ve bu alandaki kariyeri oldukça erken yaşlarda başlamıştır. Henüz çocukken TRT Ankara Radyosu’nda seslendirme yapmaya başlamış; böylece seslendirme dünyasına ilk adımını atmıştır.
Yekta Kopan, uzun yıllardır seslendirme sanatçılığı yaparak birçok unutulmaz karaktere ses vermiştir. İşte seslendirdiği bazı önemli filmler, karakterler ve yılları aşağıda verilmiştir:
Yekta Kopan’ın seslendirme kariyeri yalnızca bu filmlerle sınırlı değil; birçok dizi, reklam ve belgeselde de sesiyle yer almıştır.
Yekta Kopan, kültür-sanat dünyasının tanınan sunucularından biri olarak pek çok önemli programın hem yapımcılığını hem de sunuculuğunu üstlenmiştir. İşte televizyon ve dijital platformlarda yer aldığı bazı programlar:
Yekta Kopan, sunduğu programlarda hem moderatör hem de içerik üretici kimliğiyle dikkat çekmiş; izleyiciyle güçlü bir bağ kurmuştur.
Yekta Kopan, Mustafa Kemal Atatürk’e derin bir saygı ve bağlılık duyan sanatçılardan biridir. Cumhuriyet’in 100. yılına özel olarak sahnelenen "1923 Müzikali”nin hikâye kurgusunu oluşturması da bu bağın açık bir yansımasıdır.
Yekta Kopan, sade ama derinlikli anlatımıyla yalnızlık, zaman, ilişki ve hayat üzerine düşündüren pek çok alıntıya imza atmıştır. En sevilen sözleri okurları tarafından sıkça paylaşılır ve üzerinde düşünülür. Yekta Kopan'ın en popüler alıntılarından 20'si aşağıda listelenmiştir:
Yekta Kopan, öykü ve edebiyat alanındaki üretkenliği ve derinlikli anlatımıyla birçok saygın ödüle layık görülmüştür. Aldığı bu ödüller, edebiyat dünyasındaki yerini pekiştirmiştir. Yekta Kopan’ın aldığı ödüller aşağıda listelenmiştir:
Yekta Kopan, Eskişehir doğumludur. 1968 yılında bu şehirde dünyaya gelen Kopan, doğum yerini her zaman yaşam öyküsünün başlangıç noktası olarak anmıştır.
Anne tarafından da Ankaralıdır. İlk ve orta öğrenimini Ankara’da tamamlayan yazar, bu şehrin kültürel yapısının ve entelektüel atmosferinin edebi kişiliğini şekillendirmede önemli bir rolü olduğunu belirtmiştir.
Yekta Kopan’ın babası, Ömer Lütfi Bey’dir. Meslek hayatı hakkında açık kaynaklarda sınırlı bilgi yer almakla birlikte, ailesinin entelektüel bir ortam sunduğu bilinmektedir.
Ömer Lütfi Bey’in vefat yılı kaynaklarda açıkça belirtilmemiştir; ancak Yekta Kopan’ın bazı öykülerinde babasının vefatının ardından gelişen duygusal kırılmalar dikkat çeker. Özellikle “Bir de Baktım Yoksun” adlı kitabında yer alan öykülerde bu kaybın yazarın iç dünyasına yansıdığı görülmektedir.
Yekta Kopan, 1968 yılında Eskişehir’de dünyaya geldikten sonra çocukluk ve ilk gençlik yıllarını Ankara’da geçirdi. Kültürel çeşitliliğin ve entelektüel ortamın görece yoğun olduğu bu şehirde büyümesi, onun çok yönlü bir birey olarak gelişmesinde önemli rol oynadı. Küçük yaşlardan itibaren edebiyat, müzik ve sinema gibi sanat alanlarına ilgi duydu. TRT Ankara Radyosu’nda çocuk yaşta seslendirme yapmaya başlaması, sanatla iç içe bir çocukluk geçirmesini sağladı.
Yekta Kopan, ilk ve orta öğrenimini Ankara’da tamamladı. Çocuk yaşlarda başladığı seslendirme çalışmalarını sürdürürken eğitim hayatını da başarıyla devam ettirdi. Lise yıllarında yazma hevesi artmaya başladı ve bu dönemde çeşitli dergilerde şiir ve öyküler kaleme aldı. Bu erken dönemdeki üretkenliği, edebiyatla kurduğu bağın temelini oluşturdu.
Üniversite eğitimini Hacettepe Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İşletme Bölümü’nde tamamladı (1989). Eğitim hayatı boyunca akademik olarak başarılı bir öğrenci olmasının yanı sıra, yazın dünyasına olan ilgisini de hiç kaybetmedi. Üniversite yıllarında çeşitli yayınlarda yer alan yazıları ve seslendirme çalışmalarıyla çok yönlü bir kariyerin ilk adımlarını attı.
Yekta Kopan, çağdaş Türk edebiyatının yenilikçi ve deneysel yazarlarından biridir. Öyküleriyle tanınan Kopan, özellikle postmodern anlatım tekniklerini başarıyla kullanmasıyla dikkat çeker. Yazın yolculuğuna şiirle başlamış, zamanla öyküye yönelmiş ve bu türde özgün bir dil geliştirmiştir. Eserlerinde sıkça yalnızlık, yabancılaşma, baba-oğul ilişkileri, geçmişle hesaplaşma gibi bireysel temaları işlerken, gündelik yaşamın sıradan ayrıntılarına da derinlikli bir bakış sunar.
Yazılarında kurmaca içinde kurmaca, bilinç akışı, iç monolog, üst-kurmaca gibi postmodern tekniklere yer verir. Özellikle "Karbon Kopya", bu biçimsel denemelerin yoğunlaştığı bir eser olarak öne çıkar. Yekta Kopan’ın dili sade, akıcı ve şiirsel bir anlatıma yaslanır; okurla doğrudan bir bağ kurmayı amaçlar. Olay öyküsünü tercih etse de zaman zaman mikro öykü ve kısa kurgu gibi türlerde de eserler verir. Sanatın farklı dallarından —özellikle sinema, resim, müzik— ilham alarak, metinlerarasılıkla zenginleştirilmiş eserler kaleme alır.
Kopan’ın edebiyat anlayışı bireyin iç dünyasını, yalnızlığını ve kırılganlığını keşfetmek üzerine kuruludur. Kahraman anlatıcılara sıkça yer verir, karakterlerini entelektüel, içe dönük ve duyarlı bireyler olarak çizer. Edebî kimliğiyle hem gelenekten hem de modern edebiyatın imkanlarından beslenir; bu sayede hem derin hem de erişilebilir metinler ortaya koyar.
Yekta Kopan, Burcu Ural Kopan ile evlidir. Eşi Burcu Ural Kopan da kültür-sanat alanında tanınan bir isimdir; çocuk kitapları editörü ve yayıncısıdır.
Evlilik tarihine dair kamuya açık net bir bilgi bulunmamakla birlikte, çift uzun yıllardır birlikte yaşamlarını sürdürmektedir. Medyaya ve kamuya açık platformlarda ilişkilerini genellikle özel tutmayı tercih eden çift, kültür ve edebiyat alanında ortak etkinliklerde de zaman zaman birlikte yer almıştır.
Yekta Kopan’ın bilinen bir çocuğu bulunmamaktadır. Kamuya açık kaynaklarda veya yazarın kendi ifadelerinde çocuk sahibi olduğuna dair herhangi bir bilgiye rastlanmamıştır. Dolayısıyla çocuklarının adı, mesleği ya da yazarın eserlerine etkisi gibi detaylar da mevcut değildir.