Ali Nihad Tarlan Kimdir?
07 Temmuz 2022

Ali Nihad Tarlan Kimdir?

Ali Nihad Tarlan (1898, İstanbul -1978, İstanbul) "Türk edebiyatı doktoru" unvanını alan ilk kişidir ve şiir, inceleme-araştırma, tenkitli divan neşirleri, metin şerhi, biyografi, makale ve tercüme gibi farklı türlerde eserleri bulunan, gazete ve dergilerde 250'ye yakın yazı yayımlamış Türk edebiyat tarihçisi, divan edebiyatı araştırmacısı, şair, yazar, profesör ve öğretmendir. Yaşam özeti ilklerle dolu olan Tarhan, Türkiye’de ilk kez tenkitli divan neşretme usulünü deneyen kişidir. İslâm ve Doğu edebiyatları üzerine çalışmış, divan edebiyatını sevdirmek için birçok girişimde bulunmuştur. Pakistanlı şair Muhammed İkbâl'den çeviriler yapmış ve Türkiye'de tanınmasını sağlamıştır.

Ali Nihad Tarlan’ın biyografisi incelendiğinde ilk eğitimini babasından aldığı görülmektedir. İlkokulu Manastır’da bulunan Rehber-i Maarif Mektebi'nde tamamlayan yazar Selânik’te Fransız Mektebi’ne gitmiş, İstanbul Vefa İdadisi’nde eğitim almıştır. 1920 yılında Dârülfünun Edebiyat Fakültesi’nden mezun olmuştur. Türkçe, edebiyat, Farsça ve Fransızca öğretmenlikleri yapan, fakültede dersler veren ve Eski Türk edebiyatı kürsü başkanlığı Yapan Ali Nihad yaşamı boyunca ülkesi için çalışmış önemli Türk aydınlarındandır.

Ali Nihad Tarlan Eserleri Nelerdir?

Ali Nihad Tarla’nın 59 adet eseri aşağıda maddeler halinde listelenmiştir:

  • İkbal’e Dair
  • Zerdüşt’ün Gataları
  • Mehmet Akif ve Safahat
  • Mevlana
  • Divan Edebiyatında Tevhidler ve Muamma
  • Edebiyat Meseleleri
  • Şeyhi Divanı’nı Tetkik
  • Fuzuli Divanı Şerhi
  • Baki Divanı Şerhi Notları
  • İslâm Edebiyatında Leylâ ve Mecnûn Mesnevisi   
  • Edebi San’atlara Dair           
  • Zerdüştün Gataları    
  • Metin Tamiri
  • Metinler Şerhine Dair          
  • Çağdaş İran Şiiri
  • San’at Bakımından Edebiyatımızın Dahili Tekamülü       
  • San’at ve Edebiyat Muhasebesi       
  • Mehmet Akif
  • Tanzimat Edebiyatında Hakiki Müceddid  
  • Şeyhi Divanı Tarama Sözlüğü ve Nüsha Farkları   
  • Ali Şîr Nevâyî           
  • Türk Edebiyatında Hamaset 
  • Edebiyatta Eskilik ve Yenilik          
  • Nizami, Leyla ile Mecnun   
  • İran Edebiyatı
  • Genceli Nizami Divanı        
  • Nef'i'nin Farsça Divanı Tercümesi
  • Hayalî Bey Divanı
  • Divan Edebiyatında San’at Telakkisi          
  • Yavuz Sultan Selim Divanı  
  • Şiir Mecmualarında 16 ve 17. Asır Divan Şiiri
  • Nizami: Hüsrev ve Şirin      
  • Fuzuli Divanı, Gazel, Musammat, Mukatta‘ ve Rubaî Kısmı       
  • Fuzuli’nin Farsça Divanı     
  • Güneş Yaprak
  • Muhammed İkbâl Lâhorî, Şarktan Haber    
  • Muhammed İkbâl Lâhorî, Esrar ve Rumuz 
  • Muhammed İkbâl Lâhorî, Esrar-ı Hodî, Benliğin Sırları   
  • Muhammed İkbâl Lâhorî, Yeni Gülşen-i Raz         
  • Muhammed İkbâl Lâhorî, Zebur-u Acemden Seçmeler
  • Muhammed İkbâl Lâhorî, Darb-ı Kelim     
  • Muhammed İkbal, Hicâz Armağanı
  • Nef’i ve Tuhfet-ül Uşşak Tercümesi
  • Edebiyat Tarihi Hakkında    
  • Edebiyat ve İlim       
  • Ahmet Paşa Divanı   
  • Zati Divanı
  • Necati Beg Divanı                
  • Kuğular         
  • İkbal’den Şiirler
  • Yolcu-Ey Şark Kavimleri-Kölelik
  • Ali Nihad Tarlan'ın Makalelerinden Seçmeler       
  • Nesirler ve Mensur Yazılar  
  • Bâkî Divanı Şerhi Notları    
  • Nureddin Abdurrahman İbni Ahmed-i Câmî, Beşinci Taht: Yûsuf ve Zelîha
  • Muhammed İkbâl Lâhorî, Şarktan Haber, (Zebur-i Acem-Peyam-i Maşrık)
  • Celîlî’nin Gül-i Sadberg’i
  • Şeyh Galib Şerhi       
  • Şiir Defteri

Ali Nihad Tarlan'ın İlk Eseri Nedir?

Ali Nihad Tarlan’ın ilk düzyazı eseri “Mektepli Mecmuası”nda yayımlanan “Sarhoş” isimli metni, ilk şiiri ise Şebab Mecmuası’ndan yayımlanan ve Halil Nihad’a bir nazire olarak yazılan "Belli Değil" başlıklı şiiridir.

Ali Nihad Tarlan'ın Kaç Tane Eseri Vardır?      

Ali Nihad Tarla’nın gazete ve dergilerde yayımlanan eserlerinin sayısı 250’ye yakındır.

Ali Nihad Tarlan Araştırmaları 

Ali Nihad Tarlan’ın 11 adet inceleme-araştırma eserleri aşağıda maddeler halinde listelenmiştir:

  • Edebî Sanatlara Dair: Edebi sanatları farklı bir sınıflandırmayla ele alan bir ders kitabıdır.
  • Şeyhî Divanını Tetkik: Bir divan tahlilidir ve bu bakımından örnek niteliğinde ilk bilimsel çalışmadır.
  • Divan Edebiyatında Tevhidler ve Muamma: Eser 96 sayfadan oluşmaktadır ve günümüzde Ketebe Yayınları tarafından yayımlanmaktadır. Kitapta Ahmedî, Şeyhî, Fuzûlî, Nâbî ve Niyâzî-i Mısrî gibi şairlerin meşhur tevhidleri şerh edilmiş, incelenmiştir. Muamma kısmında ise muamma konusu etraflıca işlenmiştir.
  • Şiir Mecmualarında 16 ve 17. Asır Divan Şiiri: 15 şairin kısa biyografisi ve şiirlerinden seçmeleri içeren bir eserdir.
  • Mehmed Akif: Ali Nihad Tarlan'ın Nurettin Topçu ile birlikte yazdığı bir eserdir. Eser ilk yayımlandığında küçük bir kitap olsa da sonradan "Mehmet Akif ve Safahat" adıyla genişletilip yayımlanmıştır. Günümüzde Ketebe Yayınları tarafından yayımlanmaktadır ve 144 sayfadan oluşmaktadır.
  • Edebiyat Meseleleri: Eser 142 sayfadan oluşmaktadır. Akçağ Yayınları tarafından yayımlanmaktadır. Ali Nihad Tarlan’ın konuşma ve makalelerinden oluşan bir kitaptır. Eserde yer alan 4 bölüm: Edebiyat Üzerine, Edebi San’atler, Metinler Şerhine Dair ve Metin Tamiridir.
  • Fuzûlî Divanı Şerhi: Ali Nihad Tarlan’ın en önemli eserlerindendir. Kitapta Fuzûlî divanındaki gazeller açıklanmıştır.
  • Metinler Şerhine Dair
  • Metin Tamiri
  • İran Edebiyatı
  • Sanat Bakımından Edebiyatımızın Dahilî Tekâmülü

Ali Nihad Tarlan Tenkitli Divan Neşirleri 

Ali Nihad Tarlan’ın 5 adet tenkitli divan neşri aşağıda maddeler halinde listelenmiştir:

  • Hayâlî Bey Dîvânı
  • Fuzuli Divanı: Gazel, Musammat, Mukatta ve Rubai Kısmı
  • Necati Beg Divanı
  • Ahmed Paşa Divanı
  • Zati Divanı

Ali Nihad Tarlan Yayımlanmış Konferansları 

Ali Nihad Tarla’nın 9 adet yayımlanmış konferansı aşağıda maddeler halinde listelenmiştir:

  • Şeyh Galip, Hayatı ve Şiirleri
  • Çağdaş İran Şiiri
  • Sanat ve Edebiyat Musahabesi
  • Mehmet Âkif
  • Tanzimat Edebiyatında Hakiki Müceddit
  • Ali Şir Nevâî
  • Divan Edebiyatında Sanat Telakkisi
  • Abdülhak Hamid
  • Mevlâna Celâleddin Rûmî

Ali Nihad Tarlan Çevirileri 

Ali Nihad Tarlan’ın 16 adet çevirisi aşağıda maddeler halinde listelenmiştir:

  • Zerdüşt’ün Gataları: Günümüzde Ketebe Yayınları tarafından yayımlanan eser 96 sayfadan oluşmaktadır. Farsçadan çevrilen eserde Zerdüştlük ve kutsal kitabı Avesta konu edilmiştir.
  • Leyla ile Mecnun
  • Nizâmî-i Gencevî Divanı
  • Nef’i’nin Farsça Divanı Tercümesi
  • Yavuz Sultan Selim Divanı
  • Hüsrev ü Şirin
  • Fuzûli’nin Farsça Divanı Tercümesi
  • Şarktan Haber
  • Esrâr ve Rumuz
  • Rumuz-ı Bîhodî
  • Esrar-ı Hodî
  • Yeni Gülşen-i Raz
  • Zebur-u Acemden Seçmeler
  • Darb-ı Kelim
  • Hicaz Armağanı
  • İkbalden Şiirler

Ali Nihad Tarlan Diğer Eserleri 

Ali Nihad Tarlan’ın 3 adet eseri aşağıda listelenmiştir:

  • Güneş Yaprak: Ali Nihad Tarlan’ın şiir kitabındır.
  • Kuğular: Şiir kitabıdır.
  • İkbal’e Dair: Günümüzde Ketebe Yayınları tarafından yayımlanan eser 152 sayfadan oluşmaktadır. Ali Nihad Tarlan'ın Muhammed İkbâl hakkında yazdığı makaleler ve İkbâl’in eserlerini tanıtmak için yaptığı çevirileri içermektedir.

Ali Nihad Tarlan Hangi Dönem Yazarıdır?       

Ali Nihad Tarlan, Cumhuriyet Dönemi’nde İslâm ve Doğu edebiyatları üzerine çalışan araştırmacılardan birisidir.

Ali Nihad Tarlan Sanat Anlayışı Nedir?   

Ali Nihad Tarlan, “sanat sanat içindir” anlayışıyla şiirler yazmıştır.

Ali Nihad Tarlan Hangi Edebi Akımdan Etkilenmiştir?       

Ali Nihad Tarlan’ın şiirlerinde Servet-i Fünûn etkisi vardır; fakat Tarlan’ın tek bir akımdan etkilendiği ve ona bağlı kaldığını söylemek yanlıştır.

Ali Nihad Tarlan Kimlerden Etkilenmiştir?       

Ali Nihad Tarlan’ın etkilendiği isimlerden bazıları aşağıda maddeler halinde listelenmiştir:

Ali Nihad Tarlan Kimleri Etkilemiştir?     

Ali Nihad Tarla’nın etkilediği kişilerden bazıları aşağıda listelenmiştir:

Ali Nihad Tarlan'ın Edebiyat İçin Önemi Nedir?         

Ali Nihad Tarlan, "ilk Türk edebiyatı doktoru" unvanını kazanması, Türkiye’de ilk kez tenkitli divan neşretme usulünü denemesi ve yeni bir ekolün kurucusu olması, Cumhuriyet döneminde İslâm ve Doğu edebiyatları üzerine çalışan az sayıdaki araştırmacıdan biri olmasıyla edebiyatımızda önemli bir yere sahip olmuştur.

Ali Nihad Tarlan'ın Eserleri Nerelerde Yayımlanmıştır?      

Ali Nihad Tarla’nın eserlerinin yayımlandığı gazete ve dergiler aşağıda maddeler halinde listelenmiştir:

  • Şebab Dergisi
  • Servet-i Fünûn
  • Edebiyat Gazetesi
  • Temaşa Dergisi
  • Gündüz Dergisi
  • Gençlik Dergisi
  • Türkiyat Mecmuası
  • İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Dergisi
  • Mevlânâ Dergisi
  • Şûle Dergisi
  • Millî Gençlik Dergisi
  • Söz Dergisi
  • İnsan ve Dünya Dergisi
  • Sebîlürreşad Dergisi
  • Türk Yurdu Dergisi
  • Ülkü Dergisi
  • İslâm Medeniyeti Dergisi
  • Türk Kültürü Dergisi
  • Yüksek İslâm Enstitüsü Dergisi
  • Fikir ve Sanatta Hareket Dergisi
  • Hilâl Dergisi
  • Cumhuriyet Gazetesi
  • Haber Gazetesi
  • Ege Ekspress Gazetesi
  • Babıalide Sabah Gazetesi
  • Zafer Gazetesi
  • Büyük Doğu Gazetesi
  • Bugün Gazetesi
  • Yeni İstanbul Gazetesi
  • Yeni Asya Gazetesi

Ali Nihad Tarla’nın Yazarlık Dışındaki Kariyeri 

Ali Nihad Tarlan, henüz üniversite yıllarında Gazi Osmanpaşa Orta Okulu’nda Fransızca öğretmenliği yapmıştır. Maarif Nezareti’nde sınava giren ve Sultanî hocası olmaya hak kazanan Tarlan; Beşiktaş Sultanisi, Vefa Sultanisi, Davutpaşa Sultanisi, Nişantaşı Sultanisi, Kabataş Sultanisi, Galatasaray Sultanisi ve Maltepe Askeri Lisesi’nde öğretmenlik yapmıştır. İstanbul’un azınlık okullarında Türkçe, edebiyat, Farsça ve Fransızca öğretmenlikleri de yapan Ali Nihad Tarlan, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde metinler şerhi doçenti görevine getirilmiş, Fars Filolojisi bölümüne vekâlet etmiştir. Tarlan'nın doçentlik tezi de "Şeyhi Divanını Tetkik" adlı çalışmadır. 1 Temmuz 1941'de profesör olmuştur. Yüksek Muallim Mektebi ve Yüksek İslâm Enstitüsü’nde de ders veren, Eski Türk Edebiyatı Kürsüsü başkanlığını üstlenen Tarlan, 1 Ağustos 1972 tarihinde emekli olmuştur. Yaşamı boyunca öğretmenlik yapan ve birçok önemli ismin yetişmesini sağlayan Ali Nihad Tarlan, mesleğine duyduğu sevgiyi şu şekilde dile getirmiştir: "Hayatta hocalıktan daha mukaddes meslek tanımamış, başka meslek sevmemiştim."

Ali Nihad Tarlan'ın Siyasi Görüşleri         

Ali Nihad Tarlan, belli bir siyasi görüş ile ön plana çıkmış bir yazar değildir. Araştırmacı kişiliği ve çalışmaları ile ön plana çıkmıştır.

Ali Nihad Tarlan Belgeseli      

Ali Nihat Tarlan belgeseli 1984 yılında Tomris Giritlioğlu tarafından çekilmiştir. 25 Eylül 1984 tarihinde yayımlanan belgesel Ali Nihad Tarlan’ın ölüm yıl dönümü vesilesiyle hazırlanan bir anma programıdır. Yazar, belgeselde Elif Naci, yazarın oğlu Adnan Tarlan ve Ayhan Songar ile yapılan röportajlarla anlatılmaktadır. Tarlan'ın öğretmenliğine, tiyatroya olan tutkusuna değinilmekte ve yazdığı eserlerden örnekler sunulmaktadır.

Ali Nihad Tarlan'ın Aldığı Ödüller 

Ali Nihad Tarla’nın aldığı ödüller aşağıda listelenmiştir:

  • 1947 yılında Farsça çalışmaları nedeniyle İran Eğitim Bakanlığı’nın takdirnamesini almıştır.
  • 1957 yılında Pakistan hükümeti tarafından Sitâre-i İmtiyâz nişanına layık görülmüştür.
  • 1973 yılında İran Devleti tarafından Nişân-ı Âlî-i Hümâyun’u ve Tahran Üniversitesi'nin Menşûr-i Sîpâs nişanı ile ödüllendirilmiştir.

Ali Nihad Tarlan Sözleri         

Ali Nihad Tarlan’ın 20 sözü aşağıda listelenmiştir:

  • "Hoca, talebesinin rûhî hâlleri üzerinde usta bir piyanist gibi dokunacağı tuşları gayet iyi bilmelidir."
  • "Edebiyat durmaz, yürür. Zaman itibarî bir mefhumdur. Her devrin kendi san’at telakkîsine göre vücuda getirdiği eserler vardır. Bu eserler, o devrin ihtiyacını karşılar..."
  • "Edebiyat tarihi, hâlâ çeşnici zihniyet ve mantığından kurtulamamıştır. O sahada verilen hükümler, hemen tamamen âmiyânedir. Meselâ üslûbu kuvvetlidir, lisana hâkimdir, hassastır, liriktir... gibi hükümler, ilim muvacehesinden hiçbir kıymet ifade etmez. Çünkü anlayış ve ilmî itminan, yerleşebilmek için sağlam toprak arar. Bu âmiyâne hükümler birer ‘niçin?’ mezarıdır ve tamamen şahsîdir."
  • "Tasavvuf, insanları maddeden uzaklaştırmak ister; gayesi, onun yerine insana yakışan, daha doğrusu insan varlığının hakikî sebebi olan mânâ ve hakîkat aşkını ona vermektir. Bizde maalesef gerek din gerek tasavvuf türlü şekillerde istismar edilmiş; hakîkî yolundan ayrılmış, yanlış istikametlere sürüklenmiştir."
  • "Hayatımda bir an dahi şairlik davasında bulunmadım."
  • "Sanat, insan denen problemin düğümlendiği ve çözüldüğü yerdir. Sanat bütün dış ve iç dünyası ile bir insandır. Sanattan ayrılan birçok yollar, çeşitli bilgilere doğru yönelir ve onlara ışık tutar. Sanatı bu duruma getirebilmek için onun içine ancak edebi sanatların insan ruhundaki fonksiyonunu bilerek ve inceleyerek girmek gerektir."
  • "Sanat, fırtınalarla dolu, kıyametler koparan bir kelime. Hiçbir ilim konusu etrafında bu derece hararetli tartışmalar olmamıştır. Çünkü sanat bütün halinde insanın ürünüdür. Çünkü her insan, ona bir tarafından etki etmek yetkisini kendinde görür..."
  • "Metinler şerhi edebî bir eleştiri değildir. Çünkü edebî eleştiri; eserin estetik güzelliği üzerinde hüküm verir."
  • "Edebiyat, güzel sanatların bir şubesidir. Güzel sanatlar insanın hayatî bir görevidir."
  • "Edebiyat tarihi hakkındaki düşüncemi bir cümle ile ifade etmek mümkündür: Edebiyat tarihi, edebiyatın tarihi olmalıdır. Tarih, belirli olayları zaman çerçevesi içinde irdelemek olduğuna göre, edebiyat tarihi de 'edebî olaylar'ın zaman çerçevesi içinde irdelenmesi demektir."
  • "Sanatkâr, bütün benliği ile aldığı yaratılış özellikleriyle bir öznedir. Bütün hayatî şartlarla beraber onu saran toplum; nesnedir. Bu ikisinin çarpışmasından sanat eseri meydana gelir."
  • "Sanatkâr, bir toplumu avucu içine almış bir sihirbazdır. Çünkü insanın bir yönüne değil, bütün heyecan ve tutkularıyla bütün halinde insana hitap eder."
  • "Olaylar, sanat eserinde mutlaka gerçek ölçülerini kaybederler. Büyürler, küçülürler. Ruhumuzun bu manzarası, sanatın maddesidir. Bunu ifade için üslûba müracaat edilir. Üslûp bu maddenin şekillenmesidir."
  • "Sanat, insan için gerek organik, gerek sosyal bir zorunluluktur. Bu ikisini birleştirip de hayatî bir zorunluluktur desek daha doğru olur."
  • "İnsan, toprak üzerinden hiç olmazsa bir saban gibi iz bırakarak ve izlediği yerlere hayır ve fazilet tohumlarını ekerek geçmelidir. İnsanlığını hisseden her şahıs öncelikle kendi ırkının, sonra bütün insanlığın hafızasına kancayı atıp onunla beraber sonsuzlaşmaya çalışmalıdır. Kısacası şunu unutmayalım: Gerektiğinde zevk ile ölmeyi bilmeyenin yaşamaya hakkı yoktur."
  • "Divan edebiyatına seçkinler edebiyatı deyip onu milli bir edebiyat saymamak, bir milletin içinde üst tabakanın o millete ait olmadığını sanmak kadar cahilce bir hüküm olamaz. Düşüncesi ve zevki yüksek bir seviyeye erişen bir insan, mutlaka, milliyetinden istifa etmiş mi sayılır? Milliyet, bir elbise değildir. O, damarlarda dolaşan bir varlıktır.”
  • "Türk dili, Arapça ve Farsça’dan çok kelime almıştır, fakat bunları sadece malzeme olarak almış ve kendi milli anlayışının düşünce ve ifade sistemi olan grameri içine yerleştirmiştir."
  • "Saf dil ve saf ırk, ancak bir Anka kuşudur."
  • "Bir olay yığınının birleşik yönlerini kurallara bağlamak için onu bir ilim konusu olarak tanımak gerektir."
  • "Eğer edebiyat tarihi ilim dünyası için bir ihtiyaç ise, onun arz ettiğimiz şekilde olmasını gerekli görmekteyiz. Bu düşündüğümüz şekil, bu gün için belki bir ufuktur. Ufuklar ise daima seraptır, yoktur. Fakat susamış insanlığın seraplara koşması sonsuza kadar devam edecek bir olaydır."

Ali Nihad Tarlan Nerelidir?   

Ali Nihad Tarlan Dağıstanlıdır.

Ali Nihad Tarlan'ın Babası Kimdir?         

Ali Nihad Tarlan'ın babası Üçüncü Ordu Müsahipliğinden emekli Mehmed Nazif Bey’dir. Ömrü boyunca mücadele etmiş olan Mehmed Nazif Bey, Arapça ve Farsça eğitimi almış kültürlü birisidir. Ali Nihad, babasının karakterini dürüst, çalışkan, okumaya, meraklı, şair mizaçlı, azim ve şahsiyet sahibi olarak anlatmaktadır. Nazif Bey 1927 yılı Miraç Kandili gecesinde vefat etmiştir.

Ali Nihad Tarlan Çocukluğu Nasıldır?

1898 yılında İstanbul Vezneciler'de bahçeli bir evde Ümmühan Hanım ve Mehmed Nazif Bey’in çocuğu olarak dünyaya gelmiştir. Dedesi, Dağıstan’ın zenginlerinden olan Pullu Hacı Ali Efendi'dir ve Dağıstan'dan Erzurum’a göç etmiştir. Okumaya ve şiire meraklı bir ailede yetişen Ali Nihad Tarlan da okumayı seven bir çocuktur. Çocukluğuna dair anlattığı bir anısı ise şöyledir: "Ceviz bir çekmece içinde duran kitaplarım arasında en çok sevip okuduğum Mehmet Celâl merhumun 'Osmanlı Edebiyatı Numûneleri' idi. Çok güzel ve itinalı bir şekilde basılmış olan bu kitabı ne kadar severdim. Ceviz çekmecemin bütün süsü; bir bardak içine yerleştirdiğim bir demet yaprak veya çiçekti. Ben bu çekmece başında ne kadar mesuttum."

Ali Nihad Tarlan Eğitim Hayatı Nasıldır?

Ali Nihad Tarlan, ilk eğitimini kendisine üç yaşındayken okuma yazma öğreten babasından almıştır. İlkokulu Manastır’da bulunan Rehber-i Maarif Mektebi'nde tamamlamıştır. Babasının işi nedeniyle taşındıkları Selânik’te Fransız Mektebi’ne gitmiş, Buhûr Efendi'den Fransızca öğrenmiştir. Tarlan, babasının emekli olmasından sonra ailesiyle birlikte İstanbul’a gelmiş, Koska’daki Burhân-ı Terakkî Rüşdiyesi’ne devam etmiştir. Bu okuldaki Arapça hocası Hasan Hayri Efendi'yi her zaman saygı ve sevgiyle anmıştır. Vefa Sultânîsi ve İstanbul Dârülfünunu’na bağlı olarak kurulan lisan şubesinin Farsça ve Fransızca bölümlerini bitirmiştir. Ali Nihad'ın Vefa İdadisi’nde okuduğu yıllardaki okul arkadaşları: Ertuğrul Sadi, Hasan Âli ve Elif Naci gibi önemli sanatçılardır. Ali Nihad 1920 yılında Dârülfünun Edebiyat Fakültesi’nden mezun olmuştur. İslâm Edebiyatında Leylâ ve Mecnun Mesnevisi başlıklı doktora teziyle de Türkiye'de ilk edebiyat doktoru olmuştur.

Ali Nihad Tarlan Edebi Kişiliği Nasıldır?

Ali Nihad Tarlan; şiir, inceleme-araştırma, tenkitli divan neşirleri, metin şerhi, biyografi, makale ve tercüme gibi birçok farklı türde kalem oynatmış bir ilim insanıdır. Küçük yaşta şiir yazmaya başlamış ve şairliğini edebiyatın değişimlerine uydurmuştur. Tarlan, Servet-i Fünûn etkisiyle soneler, divan edebiyatı etkisiyle gazeller, halk edebiyatı etkisiyle de koşma ve nefesler yazmıştır. Serbest vezinli şiirleri de bulunan Ali Nihad Tarlan’ın tarih düşürmeleri de ünlüdür.

Ali Nihad Tarlan Evlendi Mi?          

Ali Nihad Tarlan, Fatma Leman Hanım ile evlenmiştir.

Ali Nihad Tarlan'ın Çocukları         

Ali Nihad Tarlan’ın bebekken ölen çocukları olmuş, bu çocuklarının içinden sadece 1927 yılında doğan Adnan Siyadet Tarlan ismini verdikleri oğlu hayatta kalmıştır. Adnan Siyadet Tarlan’ın da 1971 yılında Nijat ismini verdikleri bir oğlu olmuştur.

Ali Nihad Tarlan Kaç Yaşında Vefat Etti?         

Ali Nihad Tarlan, 1978 yılında Cerrahpaşa Hastanesi’nde vefat ettiğinde 80 yaşındadır.

Ali Nihad Tarlan Mezarı Nerededir?        

Ali Nihad Tarlan’ın mezarı Kadıköy Osmanağa Camii’nde kılınan namazın ardından defnedildiği İçerenköy Mezarlığı’ndadır.

Ali Nihad Tarlan Hakkındaki Kitaplar     

Ali Nihad Tarlan hakkında bilgi içeren kitaplardan üçü aşağıda listelenmiştir:

T-Soft E-Ticaret Sistemleriyle Hazırlanmıştır.