İtiraf edelim, bu yıl pek de mutlu geçmiyor dünyanın genelinde. Hayat, her zamankinden daha tatsız tutsuz geliyor çoğumuza. Anlamlar yer değiştiriyor, bilindik ve alışılmış gerçekler yerlerini başka önceliklere veriyor. İnsanlık tarihi bir sınavdan daha geçiyor. Peki bizim koskocaman insanlık tarihi içinde var olmaya çalışan kısacık hayatlarımız? Uçlar uçuyor, hayat kısa…
Hayata anlam, mutluluk, huzur, hayal, macera, neşe, eh biraz da keder katarak tadından geçilmeyen en güzel duygularından biri olan aşka en çok ihtiyaç duyduğumuz zamanlar. Aşk varsa, her şey rengarenk. Biz de hem aşkın gücüne hürmetimizden, hem aşka olan gereksinimimizden yola çıkarak eğlenceli bir yazı hazırladık. Adından AŞK geçen kitapları aradık, bulduk. Mutlaka ki başka nice güzel Aşk adlı kitaplar da vardır. Onları da siz bulun ??
Türk romanı denince ilk akla gelen Aşk isimli roman ve kapağı en pembe kitap herhalde ilk yayımlandığı zamanlarda ellerden düşmeyen Elif Şafak’ın bu romanı. Hoş, halen her kütüphanede yerini almaya devam ediyor. Birçok dile çevrilen kitap, gri kapaklı versiyonuyla da pembeden pek hoşlanmayanlara ve pembeyi kendine pek yakıştıramayanlara özel basılmıştı.
Aşka bir de felsefeci gözüyle bakalım mı? Alman felsefeci Wilhelm Schmid, bu kitapta "aşk" üzerine kafa yoruyor: Aşk öğrenilebilir mi? Belli kurallara uyarak mutlu bir aşk ilişkisi yürütmek mümkün müdür? Uzun süreli ilişkilerde flörtün yeri var mıdır? Sadakat, kıskançlık, güç ve para, aşka nasıl etki eder? İlişkilerde cinselliğin rolü nedir? Aşka nefes aldırmak ne demektir?
Stendhal, 19. yüzyıl İtalya ve Fransa’sında, saray avlularında, edebiyat salonlarındaki sohbetlerde, sokaklarda, evlerde izlediği insanlarda, dinlediği hikayelerde, fakat en önemlisi kendi yüreğinde, "her evresi ayrı bir güzelliğe sahip olan bu tutkuya" dair biriktirdiği sözcüklerle Aşka Daire hayat veriyor. Kim bilir! Belki de başka isimlerin ağzından, kendi yüreğinin hikayesini anlatıyor.
Bukowski sevenler buraya… Yeraltı edebiyatının serseri prensi Bukowski, bu kitabında aşk hakkında derin bir bakış açısı sunuyor. Dünyayı tüm güzellikleri ve zulümleri içinde görmek için aşkı bir prizma gibi kullanıyor ve prizmanın kırılgan yerini kullanarak yaşadığı aşkları dürüstçe yansıtıyor.
Nobel ve Pulitzer ödüllü Toni Morrison, aşkın koruyup kollayan, kanat geren, besleyen, yaralayan ve kanatan veçhelerini farklı deneyimler, zamanlar ve yüzler aracılığıyla keşfederken, tek bir çatı altındaki kadınların savaşını, kişisel dramını, varoluş mücadelesini ve süreğen bir hesaplaşmaya konu olan fırtınalı ilişkilerini merkeze alıyor romanında.
Gelmiş geçmiş en çok okunan ilk beş kitaptan biridir, Aşk ve Gurur. Ne de güzel ismi vardır, öyle değil mi? Aşk ve Gurur, taşralı bir beyefendinin kızı olan Elizabeth Bennet ile varlıklı ve soylu toprak sahibi Fitzwilliam Darcy arasındaki çatışmayı anlatıyor. Ki yazmakta fayda var; bu roman, dünyada pek çok tiyatro, sinema ve diziye hem aktarıldı, hem de ilham oldu.
Aşkın Celladı ve Diğer Psikoterapi Öyküleri - Irvin D. Yalom
Tüm psikologlar sever bu kitabı. Tüm psikoloji ve psikoterapi meraklısı okurlar çoktan edinmiştir bu eseri. Bu kitapta, psikoterapist Irvin D. Yalom’un yalnızlık, ölüm korkusu, yaşama amacını yitirme gibi, aslında hiçbirimizin tamamen kaçamayacağı temel insanlık kaygılarından rahatsız olan hastalarıyla yaptığı çalışmalardan seçtiği on ilginç öykü yer alıyor.
Ahmet Ümit, bir müzisyen gibi kendi üslubunda eserleriyle kelimelerinin sesini duyanlara bu ‘Ahmet Ümit romanı’ dedirtmeyi başaran bir yazar. Onun sevilen romanlarından biri olan Aşk Köpekliktir’de yazarın tüm marifetleri bir arada. Tabirimiz yerindeyse, tam bir Ahmet Ümit romanı karşınızda.
Aşktan söz edip İskender Pala kitaplarını listemize eklememek olmazdı. İlki Aşka Dair olsun dedik. Usta kalemin aşkı tasvirinden siz kitap kurtları mahrum bırakmak istemedik.
Aşkın Metafiziği – Arthur Schopenhauer
Bir başka felsefecinin gözünden aşkı anlamaya çalışalım yine. Üstelik en huysuzlarından birinin, bir o kadar da en değerli filozoflardan birinin elbette… Schopenhauer’un Aşkın Metafiziği, insanın, türün bir "bireyi" olarak kendi dışında bir yerde ve geçmiş zamanda yazılmış bir oyunun çaresiz edilgen aktörü olduğunu kanıtlamaya çalışıyor.
Aşkın Gözyaşları Şems-i Tebrizi - Sinan Yağmur
Buradan hemen tasavvufa geçmeye ne dersiniz? Aşkı her dilde, her alanda anlatmak insanlığın neredeyse anlam arayışı kadar eski değil mi nasılsa! İşte Mevlana’nın Şems’inden huzur verici bir eser karşınızda. Üstelik bir kitap serisi olarak.
Aşkımız Eski Bir Roman – Ahmet Ümit
Ahmet Ümit’in en son romanı. İstanbul’da bir kanun adamı, sokaklarda bir suç bilgesi. Başkomser Nevzat, karmaşık cinayetleri çözerken insan ruhunun derinliklerinde gezinmeye devam ediyor. Roman, Ümit’in kaleminin güçlü tınılarıyla onun dilini sevenlere sesleniyor: Aşkımız eski bir roman.
Aşka Dair Nesirler – Ümit Yaşar Oğuzcan
Aşktan söz edip şairlere yer açmamak ne mümkün! Kendine has imgelem dünyasının en naif isimlerinden biri olan değerli şairimiz Ümit Yaşar Oğuzcan’ı Aşka Dair Nesirler eseriyle sevgiyle anıyoruz. Onun güçlü mısralarında aşkı yaşamaya devam ediyoruz.
İskender Pala’nın listemizdeki ikinci kitabıyla devam edelim. Aşkname’de yine aynı muhabbet, aynı güzel üslup, aynı düşündüren, besleyen, tazeleyen aşkı meşkle anlatım var. Huzurunuzu bu kitapta yakalayabilirsiniz.
Aşk İki Kişiliktir – Ataol Behramoğlu
Şairlerin şiirlerinde yaşadığını ve her mısrada nefes alıp verdiklerini biliyoruz kuşkusuz ki. Ama onların değerlerini hayattayken de kendilerine teslim etmekte fayda var, öyle değil mi? Ölümsüz mısraların yazarlarından biri olan Ataol Behramoğlu’nun Aşk İki Kişiliktir adlı eşsiz şiir kitabına listemizde yer açmaktan mutluluk duyuyoruz.
Aşk ve Öbür Cinler – Gabriel Garcia Marquez
Büyülü Gerçeklik’in kurucusu dünya edebiyatının dev ismi Gabriel Garcia Marquez, bu romanını, 45 yıl önce günlük bir gazetenin muhabiriyken tanık olduğu bir olaydan yola çıkarak yazmış: Çok eski bir manastırın yıkıntıları üzerine, beş yıldızlı bir otel yapılacaktır. Manastırın mahzenindeki mezarlar kazılıp boşaltılırken, bir mezarda bakır rengi canlı bir saç yığını bulunur. Bu gür saçlar çekilip çıkarılmakta, ama bir türlü sonu gelmemektedir; sonunda hala bir kız çocuğunun kafatasına yapışık son saç telleri de dışarı çıkar. Marquez, yıllar önce tanık olduğu bu ilginç olaydan yola çıkarak, çocukluğunda büyükannesinden dinlediği bir köpek ısırması sonucunda kuduzdan ölen küçük bir kızın masalını birleştirerek olağanüstü güzellikteki bu romanı yazmış.
Listemizin sonuna yaklaşırken modern yüzyılın yaşayan düşünürlerinden birine yer verelim. Felsecesi ve yazar Alain de Botton’un aşk üzerine damıttığı yazılarını bu kitaptan okuyabilirsiniz.
Aşk ile ilgili modern zaman romanlarından biri ile listemizi sonlandırıyoruz. Birkaç yıl önce raflarda yerini alan Sinan Akyüz romanında bugünlerin gizli ilişkilerini anlatıyor: Genç ve güzel Eylül bir gün aşkı bulduğunda bunun hayatının en büyük sınavı olacağını hiç düşünmemişti. Saruhan, aşkın peşinden giderken yeniden hayallerini bulduğunu ve yeniden kendi olduğunu fark ettiğinde bir seçim yapmak zorunda olacağını hiç tahmin edememişti. Bir fotoğrafla tüm mutluluğu elinden alınan Asuman ise aşkı nerede bıraktığını hiç bilememişti.
