5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 206/2-a ve 217/2. maddelerinde, yasa ve hukuka aykırı delillerin hükme esas alınamayacağı ifade edilmektedir.Kişilerin yalnızca hukuka ve yöntemine uygun biçimde kaydedilen ses ve görüntü kayıtlarının delil niteliği bulunduğu söylenebilir. Hukuka aykırı yöntemlerle temin edilmiş ses ve görüntü kayıtları hükme esas alınamaz.
Bu çalışmada, ceza muhakemesinde hangi hallerde ses ve görüntü kayıtlarının delil olarak hükme esas alınabileceği ve hangi hallerde hükme esas alınmayacağı sorunu üzerinde durulmuştur.
Bu çalışmada; suç kanıtı olarak kullanılan ses ve görüntü kayıtlarının hukuka uygunluğu, telefon konuşmalarının delil olma niteliği ve yorumlanması, çalışma alanlarının kamera ile izlenmesinin özel hayata saygı hakkı bağlamında değerlendirilmesi ve özel kişilerce elde edilen delillerin hukuka uygunluğu konuları incelenmiştir.
Belirtilen konular uygulamada sık karşılaşılan sorunlar, öğretideki görüşler, yüksek mahkeme kararları ve uygulama çerçevesinde analiz edilmiştir.