Güneş halen bizi (bazen fazla kaçsa da) ısıtıyor, tatil ve dinlenme seçenekleri için tüm organizasyonla devam ediyor, kendimizle baş başa kalma şansımız yoğunca yaşanıyorken size göre bir okuma seçkisi BKM Kitap Blog’un bu yazısında yer alıyor.
Tazelenmek, eğlenmek, mental olarak uzaklaşmak, zamanı güzel değerlendirmek, e biraz da bilgilenmek için son bir ayımız… Yaz bitmeden okunacak kitaplar arasına girebilecek farklı seçeneklerle gününüzü daha da güzelleştirebilirsiniz.
Reenkarnasyon Blues – Michael Poore
Raflara taze çıkan bir kitapla listemize başlıyoruz. Michael Poore’un tuhaf ve karanlık, komik olduğu kadar derin, çılgınca yaratıcı komedisi Reenkarnasyon Blues’u Kıvanç Güney’in çevirisiyle okuyoruz. Neil Gaiman ile Kurt Vonnegut’u buluşturan bu romanda Poore, biricik sevdiceği Ölüm’e (ete kemiğe bürünmüş ve kendisine Suzie denmesini tercih ediyor) kavuşmak için ölümsüzlüğün sırrı arayışında, neredeyse on bin defa reenkarne olmuş Milo’nun hikâyesini anlatıyor okurlara. Keyifli bir okuma, yaz bitmeden iyi gidecektir.
Yaşadınız Öldünüz Bir Anlamı Olmalı Bunun – Selim İleri
Yaz bitmeden bir Selim İleri romanı okumak güzel olur diye düşündük ve onun kendine has kurgusuyla Ahmet Hamdi Tanpınar’ın iç dünyasının bir araya geldiği bu romanı sizin için listemize ekledik. Yaşadınız Öldünüz Bir Anlamı Olmalı Bunun romanı için İleri, “Bu romanı hayatla öldürülenlere yazdım” diyor. Son derece çekici cümlelerin yer aldığı eser, sizi hem kurgu hem düşün yolculuğuna çıkaracak.
İnsanların Kusurları – Nathan H. Lents
Yeni çıkanların da yer aldığı bu listemizde biraz daha derin okumalar yapmak isteyenleri de unutmadık. Zira onlar, gerçek birer kitap kurdular… İşe yaramaz kemiklerden bozuk genlere ve diğer tüm arızalarımızla bir bakış atıyor ve onlarla yüzleşiyoruz bu kitapta. İnsan bedeninin milyonlarca yıllık evrim sürecinde ortaya çıkmış bariz kusurları da var. Amerikalı bilim insanı Nathan H. Lents işte bu kusurların hikâyesini anlatıyor.
Bunu Herkes Bilir – Emrah Safa Gürkan
Biraz eğlenelim ama bu arada da öğrenelim türü bir okuma yapmak isteyenlere sesleniyoruz. Sizi şaşırtacak, bildiklerinizi sorgulatarak kendinizle yarışa girmenizi sağlayacak bir kitap var sırada: Bunu Herkes Bilir… Öyle mi gerçekten? Peki, ya tarihteki yanlış sorulara doğru cevap verebilir misiniz? Emrah Safa Gürkan’ın mizahla zekâyı buluşturduğu Bunu Herkes Bilir adlı bu kitabı, hangi yaşta olursa olsun kendini geliştirmek için öğrenmeye zaman ayıranların zevkle okuyacağı bir başucu eseri.
Türkiye’nin yakın tarihine kara bir leke olarak yanık izlerini bırakan Sivas Katliamı’nı “Yas ve Bellek” alt başlığı ile kendine konu olarak seçen Ozan Çavdar, akademik olduğu kadar herkesin anlayacağı dilde ele aldığı bu “tarih sızısı”nı tüm yönüyle ele alan bir okuma sağlıyor: “Madımak, 2 Temmuz 1993'ten beri Türkiye tarihinin en karanlık günlerinden birinin adı. Madımak Oteli, o gün Sivas'ta yapılacak kültürel bir etkinliği "dinsizlik"le, "zındıklık"la suçlayan bir linç topluluğu tarafından saatlerce kuşatıldı, sonuçta etkinlik için şehre gelen otuz üç kişi katledildi, elli bir kişi ağır yaralandı. Ozan Çavdar, Sivas Katliamı'nda yakınlarını kaybeden ailelerle görüşerek bellek mücadelelerinin arka planında kendini hep hissettiren yası, kayıpla nasıl başa çıktıklarını araştırıp, bizzat onların dilinden aktarıyor.”
Bir Nefes Gibi – Ferzan Özpetek
Yaz bitmeden şöyle güzel, şöyle sizi alıp zaman ve mekan kavramından koparacak, üstüne üstlük sinema tadı verecek bir eser isterseniz, önerimiz bu roman işte. Ünlü yönetmen Ferzan Özpetek’in son dönemlerde yazın dünyasına da eserler kazandırdığını biliyoruz. Bu son eseri olan Bir Nefes Gibi, tam da ihtiyacınız olan okuma olabilir: “Sergio ile Giovanna, güneşli bir pazar günü evlerinde bir dostlar sofrası kurma hazırlığındayken ansızın karşılarında davetsiz bir misafir bulurlar: Kapılarını çalan yorgun görünümlü yaşlı kadın Elsa Corti’dir ve uzaklardan, İstanbul’dan gelmiştir. Yaklaşık yarım asrı bulan sürgün yıllarının ardından ülkesine dönen Elsa Corti’nin evinin yeni sahiplerine anlatacakları, ama daha önemlisi, yıllardır görmediği ablasına, hayatının aşkıyla ilgili söyleyecekleri vardır.”
Arachnoid Mater – Serkan Karaismailoğlu
Serkan Karaismailoğlu, Mater Serisinin ikinci kitabı Arachnoid Mater ile okurlarla buluştu. Henüz kendisinin ilk kitabını okumayanlara seslenelim. Zira, okumasanız bile mutlaka duymuşsunuzdur… Serinin ilk kitabı olan Pia Mater’den sonra merakla beklenen ve ilk kitabın devamı niteliğindeki bu eser, okuyucuyu inanılmaz heyecanlı ve gizemli olaylara sürükleyecek gene. Okurların yakından tanıdığı karakterlerin yaşadıkları esrarengiz olaylara bir kez daha şahit olmak kaçınılmaz. Yazarın incelikle metnin içine işlediği bilimsel veriler ise Nöro Roman sevenleri Mater Serisine kitleyebilir.
Dünyaya Geldim Gitmeye – Sadettin Ökten
Sadettin Ökten ve Kemal Sayar’ın bir çağrışımlar denizinde yol alan doğaçlama konuşmalarından oluşan Dünyaya Geldim Gitmeye adlı bu kitap, sizi bir sohbete dahil ediyor. Kitabın duygusal dokusunu, umut ve iyimserlik havasını tatmaksa okurları düşünmeye itiyor: “İnsan, elindeki imkânları daha soylu bir hayat sürmek için seferber etmek zorunda. Gönlü mihver alan bir yolculukta, ödev ahlâkı ve sorumluluk bilinciyle yaşamak. Üzerinde yaşadığımız mübarek toprağın ve altında nefes alıp verdiğimiz mübarek gökyüzünün bize yüklediği emanet şuurunun farkında olmak.”
Camdaki Kız – Gülseren Budayıcıoğlu
Listemize çok okunan bir romanla devam edip sonuna yaklaştığımız listemizi sürdürelim. Bir psikiyatrist olan Gülseren Budayıcıoğlu, hastalarından deneyimlediği yaşamlara yer verdiği romanlarını okuyucu ile buluşturmaya devam ediyor. Bunlardan biri olan Camdaki Kız kitabı da hikayesiyle, sizi alıp derin düşüncelere daldıracak türden bir roman. Çocuklukta yaşanılan her bir olayın, geleceğimizde ne gibi izler bırakacağını mükemmel bir dil ile anlatan usta yazar, engin bilgi ve tecrübelerini bizler ile paylaşıyor.
Ikigai-Japonların Uzun ve Mutlu Yaşam Sırrı – Hector Garcia, Francesc Miralles
Uluslararası çok satan bir eserle listemizi tamamlıyoruz. Özellikle zor geçen bir kışın ardından bu yaz kendini toparlayıp yeni yılı daha iyi karşılamak isteyenlere (dolayısıyla her birimize) tam uygun düşecek bir eser… Size rehberlik edecek Ikigai’yle her gün daha anlamlı yaşanabilir: “Japonlar herkesin bir ikigaisi olduğuna inanır, her sabah yataktan kalkmaları için bir sebepleri vardır. İlham verici ve rahatlatıcı bu kitap sizlere kendi ikigainizi keşfetmeniz için gerekli tüm bilgileri veriyor. Aceleci davranmamanızı, hayat gayenizi keşfetmenizi, ilişkilerinizi canlandırmanızı ve kendinizi tutkularınıza adamanızı sağlıyor.”