Evlerde geçirdiğimiz zamanımızın çoğunu izlemeyi ertelediğimiz filmleri izleyerek ya da yeni sinema yapıtlarını keşfederek geçirdik. Kaçınılmaz olarak böylece sinema sanatı ile ilgili bilgimiz ve deneyimlerimiz arttı. BKM Kitap Blog’un bu yazısı izlemek kadar sinema sanatı hakkında okuyarak kendini geliştirmek isteyen kitap kurtlarını düşünerek hazırladı.
Gelmiş geçmiş en iyi yönetmenlerin, senaristlerin ve sinema araştırmacıların, eleştirmenlerin ve hatta sosyologların bilgisini, anılarını, analizlerini okuyabileceğiniz bu listede “yedinci sanat” olarak kabul edilen sinema sanatı hakkında en etkin 10 kitabı sıraladık. Böylece evde geçirdiğimiz zamanda izleyeceğimiz sinema filmlerini daha yetkin bir gözle, tadını daha çok çıkararak izleme şansımız olacak.
Sosyolog ve çağdaş filozof Slavoj Zizek’in gözünden Tarkovski’yi okumak ister misiniz? Farklı bir okuma ve düşünme deneyimi olacağı kuşkusuz. Zizek’e göre Tarkovski'yi ilginç kılan onun filmlerindeki özgün biçimdir. Sinema tarihinin en önemli senarist ve yönetmenlerinden biri olan Andrey Tarkovski ve onun filmlerini bu kitabı okuduktan sonra daha da güçlü değerlendirebileceksiniz: “Zizek'e göre Tarkovski'de gerçekliğin tam da maddi dokusunun dağılmasıyla ruhani bir derinliğe ulaşılır. Tarkovski, kendimizi maddi gerçekliğin üstüne yükselterek ulaştığımız standart ruhani motiflerin ötesine, daha derin, daha önemli deneyimlere sürükler bizi. Tarkovskici mıntıkada özel hiçbir şey yoktur, her şey aynı ve bildiğimiz gibidir. İşte tam da bu sebepten inançlarımızı, korkularımızı, iç dünyamıza ait şeyleri buraya yansıtabiliriz. Lacancı psikanalizin araçlarıyla Tarkovski'nin materialist bir yorumunun da mümkün olabileceği tartışılıyor bu metinde.”
Bir Zamanlar Anadolu’da filminin senaristi ve “muhtar” karakterinin oyuncusu Ercan Kesal, Nuri Bilge Ceylan’a 2011’de Cannes Film Festivali Jüri Büyük Ödülü’nü getiren ünlü yapıtın hikayesini, kendi sinema süzgecinden geçirerek anlatıyor. Günce şeklinde okurlarla paylaştığı Bir Zamanlar Anadolu’da filmin öyküsü, ilginç anekdotlarla sizi bekliyor. Kesal’ın tüm kitaplarında olduğu gibi bir konudan çok daha fazlası okurları bekliyor. Kesal’a göre: “Her filmin her aşaması, süreçle aynı anda, farkında olarak ya da olmaksızın yaşadığınız bir içsel yolculuğu da içerir. (…) Fakat işin kendisi o kadar öne çıkar ve her şey filmin çekilmesine o kadar tabi kılınır ki, bir süre sonra o işin ‘yolculuğunu’ gözden kaybeder, aklınızdan çıkarırsınız. Ancak iş bittikten sonra yolculuğun kıymetini fark edersiniz. Çünkü bitmiş bir işin sonunda, yolculuk boyunca yaşanan tüm hayal kırıklıkları, iniş çıkışlar, ümitler, vazgeçişler, kabullenişler ya da itirazlar adeta hiç yaşanmamış gibi unutulmuş ve bir kenara atılmıştır. Ama, ‘öğrenmek’ denilen şey de budur!”
Filmlerle Hatırlamak – Sevcan Sönmez
Çoğu filmi hatırlamak için izlemez miyiz? Ya da hafızalara kazınan olayları içeriden bir gözle kavramak için? Filmlerle Hatırlamak kitabı bize tam da bunu sağlıyor işte. Bir filmin sadece bir film olmadığını, yeri geldiğinde gösterdiğinden çok daha fazla şey anlattığını biliyoruz. Bir eleştiri, bir anlatı ya da bir başkaldırıdır sinema. Toplumdaki yaraları, ciddi travmaları beyaz perdeye taşıyan filmlerin de yer aldığı kitap, sinemanın gücünü gözler önüne seriyor. “Filmlerle hatırlamak, yüzleşmek, anlatmak, yasını tutmak, iyileşmek mümkün mü?” sorusunu hem okurlara, hem de izleyicilere soruyor. Sevcan Sönmez, inceleme kitabında son dönem Türkiye sinemasında bu yöndeki çabaları tek tek filmler üzerinden araştırıyor.
Sinema, sinema için olduğu kadar kuşkusuz ki toplum içindir de. Bu nedenle o ünlü sorunun tek bir yanıtı yoktur: “Sanat sanat için midir yoksa sanat toplum için midir?”. Bunun ayrımının en azından sinema için yapılamayacağı ilhamını insandan ve toplumdan alan sinema sanatının tarihine bakmakla kendini yeterince ispat edecektir. Sinema ve Tarih kitabı tam da bunu sağlıyor okurlarına: “Marc Ferro, “toplum karşı-çözümlemesi” şeklinde özetlediği teori ve pratiğini, Yeni Tarih mirasını eklektik bakış açısıyla harmanlayan bir yaklaşımın izinden giderek geliştirip derinleştiriyor. Potemkin Zırhlısı’ndan Yahudi Süss’e, Zafer Yolları’ndan Üçüncü Adam’a birçok film aracılığıyla Tarih ve sinema arasındaki dirsek temaslarına işaret eden tarihçi, günümüz toplumlarını tarihsel bağlamları içerisinde anlamamıza yardımcı oluyor.”
Bütün Filmleriyle Yılmaz Güney – Agah Özgüç
Türk sinemasının Çirkin Kral’ı olmadan bir sinema kitapları listesi eksik kalır. Onun Türkiye sinemasına olan katkısı, araladığı kapılar, bugünün pek çok yönetmenine, senaristine ve oyuncusuna ilham olmuştur. Bütün Filmleriyle Yılmaz Güney adlı bu kitap Agah Özgüç’ün özverili ve etkin çalışmasıyla Çirkin Kral’ın kadrajını adeta filmleri üzerinden bize gösteriyor. Bu kitap sayesinde onun Türk sinamasına damga niteliği kazanmış eserlerine bakınca saygınız ve hayranlığınız bir kat daha artacak. Elbette bilginiz de.
Gerçeküstücülük akımının sinemadaki temsilcisi denince akla tek bir isim gelir: Luis Bunuel. Fransız yöenetmen Luis’in kaleminden çıkma kitabı Son Nefesim, Türkiye’de basımı yapıldığından beri satmaya devam ediyor. Zira bu kitabı kütüphanesinde bulundurmayan sinema tutkunları kendini eksik hissediyor. Kendi döneminin en cesur filmelerini yaparak sinema tarihindeki yerini alan ve bugün bile izlediğinizde kafanıza kazınan sahnelerin yaratıcısı Bunuel, en büyük övgüleri hak ediyor. Onun filmlerini izleyip Son Nefesim adlı kitabını okuduktan sonra sinema zevkinizin bir üst basamağa taşındığını hissedecek, elde ettiğiniz eleştirel gözle bundan sonra izlediğiniz her filmi farklı bir sinema bilgisiyle inceliyor olacaksınız. Gerçeküstücülükten geçen, İspanya İç Savaşı’nı yaşayan, oradan Hollywood’a ve Meksika’ya kadar uzanan Bunuel’in hayat öyküsü sizi derinden etkileyecek ve birçok kavram hakkında yeniden düşünmenizi sağlayacak.
Abbas Kiyarüstemi İle Sinema Dersleri – Paul Cronin
Dünyanın en güçlü sinemaları arasında ilk üç sırada olan İran sinemasının gelmiş geçmiş en ünlü yönetmeni dersek aklınıza ilk gelen isim Abbas Kiyarüstemi olur elbette. Dostları ve sinema emekçileri onu “eşsiz” olarak nitelendirir. Kiyarüstemi’nin sinemasını izleyenlerse bunun nedenini çok iyi bilir. Hikayelerindeki naif, içli, bir o kadar da yalın örgüler, diyaloglar ve sahneler sinema sanatı tutkunlarını kelimenin tam anlamıyla büyüler. O, adeta bir büyücüdür. Sinema büyücüsü… Bir sinema büyücüsünden dersler almak istemez miydiniz? İsteyenler için Paul Cronin’in incelikli kitabını öneririz: Abbas Kiyarüstemi İle Sinema Dersleri. Bu kitapta İranlı yönetmen ve sineması hakkında merak ettiğiniz tüm ayrıntıları bulabilirsiniz. Ondan bu bilgileri almak, sinema hakkında düşüncelerinizin parlaması demek. Yaptığı filmlerle İran’dan uzaklaşmak zorunda bırakılan Kiyarüstemi’nin sinema bilgisi ve mücadele ile elde edilmiş mütevazi şöhreti sizi derinden etkileyecek. Diğer taraftan dünya sineması ile ilgili aydınlanmanızı sağlayacak.
Sinema Akımları – James Clarke
Sinema Akımları kitabı James Clarke’nin titiz çalışması ve Sinema Dünyasını Değiştiren Filmler alt başlığı ile çok şey anlatıyor, sinema bilginizi birkaç basamak birden yukarı tırmandırıyor. Olmazsa olmaz, okunmazsa olmaz sinema kitaplarından biri listemizin son önerisi olarak burada yer alıyor. Sinema tarihinde yapıtların doğmasına neden olan ya da yeni yapıtlar doğuran sinema akımlarının bir araya getirildiği kitap, “yedinci sanat” ile ilgili bilgi dağarcığınızı artırmak için okunmayı bekliyor.