Tükendi
Gelince Haber VerMenâkıb-ı Ziyâiyye adı altında topladığımız külliyat, Nakşibendî yolunun son büyük pirlerinden Ahmed Ziyâeddin Gümüşhânevî hazretleri merkezde olmak üzere selefleri ve haleflerinin hayatlarını, tasavvuf anlayışlarını ve irşatlarını anlatmak üzere, en yakın talebelerinden Mustafa Fevzi b. Numan tarafından kaleme alınmış üç eserden oluşmaktadır. Hilye-i Sâdât, Hediyyetü’l-Hâlidîn ve Menâkıb-ı Haseniyye’den müteşekkil bu üçleme; aşıkâne kasideler ve Nakşibendî büyüklerinin manevî makamlarını işaret eden menkabelerle süslenmiştir. Yayınlanan kısımları, içinde bulunulan dönemin şartları itibariyle dar bir çevrede bilinir olmuş, gerekli ilgi ve alakayı görememiştir. Yazma olanları ise müellifin ailesinde mahfuz kalmıştır. Ancak Gümüşhânevî’nin hayatı başta olmak üzere, Ziyâiyye yolunun tarihine dair temel ve şümullü bir eser dizisi olması açısından bu külliyat, yegâne olma özelliğini hala korumaktadır.
Çalışmamızın baş kısmında Gümüşhâneli Dergahı şairi diye tanınan, tekkenin önde gelen hulefâsından ve dönemin önemli sûfî-münevverlerinden müellif, Mustafa Fevzi Efendi’nin hayatı hakkında etraflı bilgi verilmiştir. Giriş bölümünde, tasavvuf ve Nakşibendîlikte menakıp kültürü ile Menâkıb-ı Ziyâiyye’yi oluşturan kitapların içeriği konu edinilmiştir. Sonrasında ise külliyatı oluşturan üç menakıp kitabının neşri yer almaktadır.
Ayrıca ek olarak Mustafa Fevzi Efendi’nin Şümûsü’s-Sâfâ, Orduya Arzuhal ve İzhâr-ı Hakîkat isimli eserlerinin neşirlerine de yer verilmiştir.
*Hadde gelmez vasf-ı pîr-i serfirâz
Var Menâkıb’dan oku tûl u dırâz*
(Mustafa Fevzi b. Numan, Hilye-i Sâdât, 172)