Tükendi
Gelince Haber VerBu kitap, varlığı paylaştığımız insana sunulan bir iyi niyet armağanı olduğu kadar,kendimiz için de bir dertleşme, bir dilek ve temenni, bir duadır. Neyin derdi, davası, dileği ve duası mı? Enbiya çabasını çağa taşımak ve onların sundukları kadim rahmetten dünyamızı nasiplendirmektir. O dini bir tohum gibi kalbimizde yeşerttikten sonra evimizden başlayarak yeryüzünü yeşillendirmektir. Nasıl mı? Bu konuda teoride çok söz söylendi, çok kitap yazıldı. Biz de daha önceleri bir şeyler yazdık. Ama burada, sıcak bir sohbet ortamında tekrar vurgulayalım: Tek tek veya öbek öbek, büyük bir azim ve iradeyle, yavaş da olsa yılmadan, usanmadan, sabır ve sebatla, dayanarak ve direnerek, her an sınav, denetim ve gözetimde olduğumuzun bilincinde olarak İslam’ı öğrenmeye ve yaşamaya devam etmekle… Büyük bir tevazu ile herkese değer vererek, kimseyi hor görmeden, ırkına, diline, rengine, coğrafyasına bakmadan, kendi muhteşem yöntem ve erdemi içinde İslam’a davet etmek... Herkesin katkısına muhtaç olduğumuzu bilerek, yardım eden herkese takdir ve teşekkürlerimizi, hürmet ve muhabbetlerimizi sunarak, yeni bir ensar ruhu ve muhacir aşkıyla, İslam’ın yeniden kendi toplum, devlet ve medeniyetini kurmak için samimiyetle çalışmak... İşte bizim bütün derdimiz, davamız ve duamız budur.