"... biz, ulus köklerinden ayrıldıkları, Batıyı öykünmeye yöneldikleri için ‘öncüler’le çekiştiğimiz gibi, sadece ulusal çerçeve içerisinde, ‘donmuş’ kalmak isteyen gelenekçilerle de çekişiyoruz. Biz öyküntücü değiliz, gelenekçi de değiliz. Bugün Fuzuli gibi yazılmaz... Ama yeni Türk sanatçısı, bu sanatçıların çağlarındaki değerini bilmek, anlamak zorundadır. Hele Halk Edebiyatı konusunda, bu büsbütün böyledir... Yeni bir Türk şairinin, ya da hikayecisinin, kendisini içinde yaşadığı toplumsal gerçeklerden soyarak, Batıda yaşamış, ya da yaşayan bir sanatçı sanması da yanlış bir şeydir... Ama böyle dedik diye, Batılı sanatçıları aşağılayacak değiliz; tam tersine, onların yöntemleri bize lazımdır. Onları okuyacak, gelişmelerini izleyeceğiz." - Attila İlhan-Öykünme üzerine - Yeni edebiyatımızda tek parti zihniyeti - Kesin söz korkusu - Sanat Pazarı - Toplumsal gerçekçiliğin yeri - Hikâye üzerine - Yeni bir sanatçı tipi - Destan demiştik - "Sam Amca`nın günahı ve sevabı - Eleştirme üzerine