Nem tutmuş tahtayı dişlerine geçiren fare, zamanı gevrek gevrek kemiriyordu. Madenci S’nin tahtası neredeyse rutubetten çürümüştü. O, can acısındayken, fare; zafer kazanmış komutan edasıyla savaş meydanına atını sürmüş ve şaha kaldırmıştı. Körüklü çizmeleri prıl prıl parlıyordu. Elinde kırbacıyla yetkin bir süvari gibi böbürleniyor, emirler yağdırıyordu...
Can, *Aaa! Bu bizim farecik değil mi?* diye hayrete düşmüştü!
Madenci S, *Peh.. peh.. peh!* demiş, dudağını bükmüştü.
Benzer Ürünler